23 Eylül 2011 Cuma

Bursaspor:1 - Beşiktaş:2


Ruhsuzluk hastalığına kapılmış Beşiktaş fitbol takımı,tabir-i caizse Bursa'da tel tel döküldü.

Haybeden kazanılan üç puan,takımına fitbol oynatamayan Carlos Hoca için büyük lütuftur.

Beşiktaş'ın maç öncesinde açıklanan İlk On birinde;Sidnei,Egemen ve Sivok'u yan yana görünce gözlerime inanamadım.

Bu kadro herhalde yanlıştır deyip çeşitli kaynaklardan kadroyu tekrar tekrar teyid ettim.Elli iki tane web sitesi gezdikten sonra ikna olup,üzüldüm.

Neden,Carlos Hoca Neden ? 

Neden,her maç defans göbeği tandemini farklı elemanlarından oluşturuyorsun ? 

Defansın,tandem'in uyumuyla bu kadar oynamanın takıma getireceği ekstra yararı ben bir türlü anlayamıyorum.  

Ya Egemen'i sol bek oynatma merakı ? Bu nasıl bir çağ dışı anlayıştır.
Tam Carlos Hoca sağ bek Toraman çağ dışılığından vazgeçti derken bu gece de sol bekte Egemen tavşanıyla karşılaştık.

Neymiş efendim ? Carlos hoca İsmail'in defansif yönünden memnun değilmiş.

''Ne kadar çok forvet o kadar çok gol'' saçmalığının karşılığı ''ne kadar çok stoper,o kadar sağlam defans'' mıdır ? 

6.dakika'da golü yiyiverdik ama.Hem de Carlos'un Egemen'le yamamaya çalıştığı sol bek bölgesinden :)

Bursa'nın gol pozisyonu doğarken sol bek Baby Face Egemen bizim ceza sahamız içinde şaşkın şaşkın dolaşıyordu.Egemen kesin bu esnada ''Ulen Stoper miyim yoksa sol bek miyim'' diye kendi kendine düşünüyordu. 

Bir de şu sorunun cevabını aramızda bileniniz varsa bir zahmet cevaplayıversin:
Tandem'de ki stoperlerin arasına,misal Bursa'lı Turgay'ın koşu yoluna yerden hızlı bir top atılırsa,stoperlerimiz de bu Tugay'ı kaçırırsa, bizim stoperlerin kademesine girecek adam geniş alanda deparı olmayan Egemen midir ?  

Başka !
Toraman-Ekrem-Hilbert üçlüsünden sağ bek bölgesi için en uygun adam Hilbert fakat Hoca Carlos herkesi deniyor bir türlü kendisini doğruya ulaştıracak doğruyu denemiyor :)

Ankaragücü maçında Fernandes ve Aurelio ile pas bağını kuramayan Necip'in bu geceki yeri yedek klübesiydi.Hoca'nın bu yanlış tercihi,yani Necipsizlik Fernandes'in ısırgan Bursa karşısında erken yorulmasına ve oyundan erken çıkmasına yol açtı.

Kale de bu maç Rüştü vardı.Bakalım gelecek maçta kim oynayacak ? 

Carlos'un oyuncu tercihlerinden Beşiktaş'ın saha içi görüntüsüne geçersek;

Beşiktaş'ın saha içinde kollektif uyumu hak getire.
Beşiktaş'ın sahayı parsellemek gibi bir planı yok.
Beşiktaş'ta oyunculardan kimin ne bok yediği belli değil.
Beşiktaş'ın hücumda ''topu Q7 ve Simao'ya ver sonra üç Bursalı arasında kalan bu oyuncuların pozisyon yaratması bekle'' dışında bir planı da yok.

Görüntünün özeti;
Saha kenarında bir yerlerini yırtan Carlos,saha içinde Hoca'larını tınlamayan fitbolcular...

Maçın İlk Yarısı:

Maça orta sahanın solunda başlayan İsmail uzun kavisli bir pasla Q7'yi gol pozisyonuna sokar.Rakip kaleci Carson'la karşı karşıya kalan Q7'nin vuruşu,Carson'da kalır.

6.dakika'da Bursa'nın golü gelir.Bursa'nın kullandığı korner sonrasında Rüştü topu yumruklar.Sol bek bölgemize açılan topun peşinden Egemen'in koşmasına gerek yoktur çünkü nihayetinde o bölgede İsmail ve Simao gibi iki tane civanmert delikanlı topçu vardır.Topu alan Batalla mı Bataşşa mı adı her neyse,önce İsmail'i geçer sonra Simao'yu geçmeden topu ceza sahamıza yerden keser.İlk vuruş sonrası Rüştü'den dönen topu Bursa'lılar üç tane kule gibi stoperimiz arasından ağlarımıza yollarlar.(1-0)

25.dakika'da Bursa'nın golünü atan Bandura küfürden dolayı kırmızı kartla oyun dışına atılır.Bravo hakeme ! Zaten bu Bursalılar'ın Seyircisinden fitbolcusuna alayı küfürbaz..
Kırmızı kart sonrası Bursa kenar ekibinin çirkefliğini unutmamak lazım.

Bursa 10 kişi kalmış bizim fitbolcular hareketlenir diye beklerken tam tersine daha iyi oynayan bir Bursa gittikçe sönükleşen bir Beşiktaş izlemeye başlıyoruz.

30.dakika'da Bursa seyircisinin küfürlerine maruz kalan sarı kartlı Egemen Carlos Hoca'nın yerinde müdahalesiyle oyun kenarına alınır.Yerine Mustafa oyuna dahil olurken,İsmail yeniden solbek bölgesine geçer.
Egemen'in çıkması doğrudur,Mustafa'nın oyuna girmesi fahiş teknik direktör hatasıdır.

Bu değişiklik Fernandes'in yükünü bir kat daha arttırdığı için Beşiktaş'ın sahada ki etkinliği artmaz. 
Beşiktaş rakip On kişi olmasına rağmen orta sahada gene bir kişi eksik oynamaya devam eder.
İyi izleyin bu Carlos'u,çok büyük hoca ÇOkkkk..
Ya al Hoca Ernst'i veya Necip'i maça ortak ol.

Ekrem'in sağ kanattan geliştirdiği TEK BAŞINA ATAKTA (bizimkiler dikkat ettiyseniz her atak girişiminde saha içinde yapayalnızlar) top kavisli şekilde sol açıkta bekleyen İsmail'e gelir.İsmail'in vuruşunda top rakibinden sekip kornere çıkar.Allaaahhhh Korner diye sevinirken bir mucize olur korneri kullanan Fernandes'in topu gol olmaz.

Simao'nun orta göbekten geliştirdiği TEK BAŞINA ATAK Vassel'in sert faulüyle kesilir.Serbest atışı kullanan Fernandes'in topundan gol pozisyonu çıkmaz..  

Bundan sonra art arda iki benzer Bursa atağını izleriz.
İlkinde rakip alanda orta yuvarlak içinde Ekrem topu kaptırır,pozisyonun sonunda Bursalı Turgay Rüştü'yle karşı karşıya kalır.Rüştü topu kornere çeler.
İkincisinde rakip alanda orta yuvarlak içinde Edu topu kaptırır,topla kalemize akan Bursalı Turgay'ın vuruşunu Rüştü zorlukla kornere çeler,hatta top yan direğe çarpıp çıkar.
Bu iki pozisyonda 10 kişi kalan Bursalılar'ın harika alan savunmasının meyvalarıdır. 

Maçın II.yarısı

51.dakika'da kaptan Q7 topla üç Bursa'lının arasına dalar,topu kaybeder ardından rakibine yaptığı sert hareketten ötürü ilk sarı kartını görür :)

Simao'nun harika pasıyla buluşan Edu ağırlığından ötürü rakip kaleye gidemediğinden gene ceza sahası içinde topla buluştuktan sonra topu sağa çekerek önce rakibini ekarte eder sonra yumuşak bir vuruşla topu Carson'a hediye eder.

60.dakika'da Fernandes yerine Veli Kavlak oyuna dahil olur :)
En azından kornerlerde ki caydırıcılığı yüzünden Fernandes oyunda kalmalıydı diye düşünüyorum.
Beşiktaş'In oyuncusu olmayan Veli'nin sahaya sürmenin hikmet-i sebebini de anlamış değilim.
Fernandes yerine ya Ernst ya da Necip girmeliydi.
En güzeli Hilbert tercihi olurdu.

71.dakika'da Q7'nin çektiği acaip şut rakip kaleyi bulmaz.

75.dakika'da Simao yerini Holosko'ya bırakır.

79.dakika'da Kaptan Q7 cambazlık bir hareket dener başarılı olamaz akabinde sinirlenir ve rakibine sert girerek ikinci sarı karttan oyun dışında kalır.Bu mudur Kaptanlık ? Bu zihniyetle mi biz Kiew,Stoke,Kadıköy ve Türk Telekom Arena deplasmanlarında başarılı olacağız.
Bu Q7'ye bir daha kaptanlık pazubantı verilmemeli.

Carlos Hoca bu sırada saha kenarında tüm bildiği duaları okumaya başlar.

87.dakika ve İsmail sahne alır.
Sidnei düşürülmesiyle kazanılan serbest vuruşta topun başına geçen İsmail topu Sivok'un alnına kondurur.
Sivok harika bir vuruşla ağları görür.(1-1)GOLLLLLLLLLLLLL

Carlos Hoca'nın gözlerin bir ışık belirir,Hoca galibiyet için fitbolcularını motive etmeye başlar.

Ve dakika 90,İsmail'in İkinci sahnesi..
Topla rakip sahaya giren İsmail,gerilerden dolu dolu koşmaya başlayan Holosko'nun koşu yoluna havadan muhteşem bir pas atar.Holosko topu kafasıyla uzak direğe yollar.(2-1) GOL 

Art arda gelen süpriz gollerle yemyeşil olan küfürbaz Bursa tribünleri dumura uğrar..

Oyuncu performansları
..Rüştü ? bu gece Bursa'da Cenk oynasaydı biz maçı kaybederdik.
..Ekrem ? bu adamın kafasına çuval geçirip kaçırmalı.Sonra ıssız bir lunaparka götürüp 10 saatliğine Balerine bindirmeli.Bu cezadan sonra bir daha topla etrafında dönmeye kalkarsa B planı uygulanmalı.
..Sidnei ? Bir stopere ''ağır adam'' demek en sevmediğim yorumlardandır.Fakat bu Sidnei pozisyon okuma ve fiziksel açıdan hakikaten ağır.Zor anlarda hücuma katkısını beğendim.
..Sivok ? Profesyonellğiyle aslında en çok para kazanmayı hak eden oyuncumuz.Yılmaz savaşçı.
..Egemen ? Solbekte değil istikrarla,Sivok'la tandem oynamalı.
..İsmail ? Maçın,haftanın adamı...Egemen'in oyundan çıkışıyla tekrar solbek bölgesine geçti ve burada hayat buldu.İsmail'in oyunda var olabilmesi için geniş uzunlamasına alana ihtiyacı var.İsmail bu alanı bu gece ortasaha   
'da değil sol bek bölgesinde buldu.İnşallah Carlos Hoca'da bunu görmüştür.
..Aurelio ? Hiç aksamadan enerjisi yettiğince bildiğini oynuyor.
..Fernandes ? Carlos'un hatalı oyuncu tercihleri yüzünden tek başına Bursa orta sahasıyla mücadele etmek zorunda kaldı.Her daim oyunun gidişatını çevirecek bir oyuncu.
..Edu ? Beşiktaş'ın oyuncusu değil.Sarkık oynadığında Bursa defansı içinde yok oldu.Geriye gerip top almaya çalıştığında ortasaha da top kaybetti.
..Simao ? Tırmalayıp duruyor ama verim vermiyor.Kollektif uyumsuzluk yüzünden yalnızları oynuyor.
..Q7 ? Kırmızı kartı gördükten sonra Bursa tribünlerine dönüp formada ki kutsal armayı öpmekle kimseyi kandırmazsın.Sen bu gece galibiyete inanmadığın için pes edip kırmızı kartı gördün.İnançsızlar kaptan olmamalı..Kaptan'lık İsmail,Sivok,Necip hatta Holosko gibi adamların harcıdır.
..Veli ? Beşiktaş'ın oyuncusu değil.Enerjik görünüyor sonuca yönelik hareketler yapamıyor.
..Holosko ? Belediye macerasından sonra bile bu çocuğun hala kendini takımın bir parçası olarak görmesi takdir edilmeli.Attığı gol nefisti.
..Mustafa ? Edu yüzünden topla hep kaleye uzak yerde buluştu.Adam geçme özelliğini bu yüzden gole dönük olarak kullanamadı.Edu yerine her zaman Pektemek oynamalı.

SONUÇLAR;
..Beşiktaş'ın oynadığı şeyin fitbolla falan alakası yok.
..Alo CarloS Hoca ! Ben seni hayretle izliyorum.
  Kariyerin ölmüş iken,Mendes'in torpiliyle Dünya'nın en büyük fitbol takımlarından birinin başına geçiyorsun ve bu şansın kıymetini bilmeyip Mustafa Denizli'nin tavşançılığına soyunuyorsun.
  Bugün bir kez daha zıpladın ertesi gün Allah büyük.
..Bu takımın oynadığı fitbol Kiew,Stoke deplasmalarında farklı mağlubiyetlere gebe,şimdiden haberiniz olsun.
..Benim Hoca Adayım Mendes .       

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Janitschar, öncelikle eline sağlık, carvalhal dışındakilere katılıyorum dicem ama sen de herşeyi onun üstüne kurmuşsun :)

yani hoca değişse herşey düzelecek öyle mi?

Gerçekten ekrem'in yerine Hilbert'i, Mehmet yerine Ernst'i falan koyunca iş çözülecek mi? Gerçekten Bşiktaş'ın sorunu oyuncu seçimleri mi?

Dünkü Bursa'dan bana 1 tane, sadece 1 tane oyuncu söyleyin Beşiktaş'ın ilk 11 oyuncu olur diye. Futbol takım oyunudur. Dün gece kadroda messi olsa ne olur takım oyunu yok.

Bunun suçlusu da kesinlikle Carvalhal değildir. Adamın 1 ayda yaptıkları bence beklentilerin fersah fersah üzerinde. Dersine çalışıyor, varyasyon yapıyor, zorluyor.

Bir takım mantalitesi 1 ayda oluşmaz, bizim gibi toplama takımlarda zaten hiç oluşmaz. Takımın çok kötü oynadığı doğrudur, ilk maç sonrası blogumda yazdığım üzere ilk 4'e girmesi başarı olur. Ama sorumlu kesinlikle Carvalhal değildir ve olmayacaktır.

B takımına 3 milyon Euro'ya adam alan zihniyet ve buna sesini çıkarmayanlar suçludur.. (tüm bloglara saldıryorum valla sabah sabah :) sorry...)

JANiTSCHAR dedi ki...

Server senin blogta ki maç yazını da okudum.

Ben sadece Hoca'nın oyuncu seçimlerine dokundurmadım bunun yanında yukarıda turuncuyla yazdığım;

Beşiktaş'ın saha içinde kollektif uyumu hak getire.
Beşiktaş'ın sahayı parsellemek gibi bir planı yok.
Beşiktaş'ta oyunculardan kimin ne bok yediği belli değil.
Beşiktaş'ın hücumda ''topu Q7 ve Simao'ya ver sonra üç Bursalı arasında kalan bu oyuncuların pozisyon yaratması bekle'' dışında bir planı da yok.

cümlelerde var.

Edu yerine Turgay Bahadır'ın bizim takımda olmasını isterdim.

Turgay Bahadır ve İsmail'i gelecekte Avrupa'ya gitme ihtimali en yakın olan Türk fitbolcular olarak görüyorum.

Bu takımın kötü oynamasının tek sorumlusu tabii ki Carlos Hoca değil.

Ancak bunun alt nedenlerini ''Yönetimdi,Başgandı,Mendes'di'' vs.
her maç yazısında yazmamız mümkün değil.

Bu bir maç yazısı olduğundan Carlos hoca'nın hatalarını ve teknik açıdan kötü fitbolun nedenlerini irdelemeye çalıştık.

Carlos Hoca bu kafada giderse onu kimse kurtaramaz.

Merak etme iyi bir Hoca takım oyununu 15 günde oturtur.

Lucescu bu takımı bir maçla adam eder.

Ki 100.yılda toplama takımı arızalı fitbolculara rağmen (pascal,ilhan,tümer,zago,sergen) bu adam bunu başarmıştır.

Tigana'Lı sezon da,sezon öncesi ilk hazırlık maçından sonra Forza'ya asılan ve çok küfür yediğim ''Bu Tigana gider'' yazısı bana aittir.

İnatçı Tigana'da sezonu tamamlayamamıştır.

İyi Hoca kendini bir maçta belli eder.

Egemen'den solbek yapan teknik direktörden hayır gelmez..

Zamanında Mustafa Denizli'de 35'lik Yusuf'u solbek oynatmıştı..

Her maç kaleci değiştiren,her maç tandemdeki stoperleri değiştiren teknik direktörün takımı takım oyunu yolunda ilerleyemez.

sevgilerimle..

Unknown dedi ki...

valla en kıl olduğum sey oldu yazdım yazdım düştü gitti hepsi bakalım yine topğarlayabilecek miyiz;

Haklısın maç analizi olduğunu unutuyorum bazen ama bazı seyler de çok ters geliyor;

Sen şimdi adama demişsin ki surda az biraz dur, bizim içerde bi hoca var o gelince yerine geçecek. Bu adamdan ne beklersin? ya da kötü olunca kızabilir misin? Takımı şampiyon yapsa yine de Tayfur gelmeyecek mi?

Evet bu takımı Lucescu 10 günde toplar. Ama yarısı da gider takımın. Bu yetki var mı bu adamda? Onun elinden gelen Guti'yi biraz dizginlemek. Bunu bie Tayfur'un bu netlikte yapabileceğini sanmıyorum. Sende ayrıldığım bir diğer nokta; Bence Mustafa Denzili de bu takımı 10 günde toparlar. Bu takımın 'takım olmak' dışında bir ihtiyacı yok.

Her maç oyuncu değişmesine gelince; ben de karşıyım.. 3 günde 1 maç, şişmiş patlamış bir kadro, 12 yabancı. Değiştirmnemek de zor ama..

Başka bir maç sonrası yine durumu tartışabilmek dileğiyle..