29 Kasım 2011 Salı

Hafta İçi Maçlar


29 Kasım Salı
22:00 Barcelona - Rayo Vallecano (NTV Spor)
22:00 Arsenal - Manchester City (Skytürk) Lig Kupası

30 Kasım Çarşamba
20:00 Celtic - Atletico Madrid (Euro Futbol)
20:00 Braga - Birmingham (Smart 3D)
21:45 Manchester United - Crystal Palace (Skytürk) Lig Kupası
22:05 Standart Liege - Hannover 96 (Loca Portal)

1 Aralık Perşembe
20:00 Schalke 04 - Steaua Bükreş (Euro Futbol)
20:00 Twente - Fulham (Smart 3D)
22:05 Maccabi Tel Aviv - Beşiktaş (Star)
22:05 Stoke City - Dinamo Kiev (Euro Futbol)
2
2:05 Salzburg - PSG (Smart 3D)


Tribündergi.com

28 Kasım 2011 Pazartesi

Trabzonspor:0 - Beşiktaş:1


Disiplinli fitbol,özlediğimiz üç puanı Trabzon deplasmanında Beşiktaş'a kazandırdı. 

Aurelio,Simao,Veli'nin sakatlıkları,Trabzon maçı öncesinde CarvalhaL'ı yeni arayışlara mecbur bırakmıştı.

Uzun süredir kadroya dahi giremeyen Fernandes,orta sahanın sol içinde Veli'nin bölgesinde, 

Simao'nun yokluğunda maç kondisyonu düşük Ekrem sağ açıkta,  

Defans önü Aurelio'nun bölgesinde Toraman görev aldı.   

Top rakipteyken Ekrem ve Ernst'in,Hilbert'in önünü kapatması,canı istediğinde Q7'nin çoklukta da Fernandes'in İsmail'in önünü kapatmasıyla kendi bölgesini savunma yükünden kurtulan Q7,biraz daha Almeida'ya yakın serbest adam rolünde oynadı.

Bu durum hem takım savunmasını zaafiyetten kurtardı,hem de Q7'nin hücuma katkısını artırdı. 

Q7'nin rakip ceza sahası civarında yarattığı gol pozisyonlarını,prangalarından kurtulan Hilbert'in hücuma daha fazla katılmasını yukarıda ki gelişmelere bağlıyorum.

Yerleşik Beşiktaş savunması benim Santrafor sınıfına almadığım Burak'a ve çağ dışı topçu Alanzinho'ya maç boyu birer gol pozisyonu verdi.

Formasyon top rakipteyken zaman zaman 4-4-1-1'e yakın görüntü verse de,top bizdeyken tek çıpa Toraman'la hücumda formasyon 4-3-3'tü.

Maçın önemli anları;

14.dakika
Hücumdayken Fernandes'in kaptırdığı top Trabzonspor'Luların hızlı paslarıyla kalemizde tehlikeye dönüştü.
Bu hızlı paslar taaaaaa Trabzonspor ceza sahası önünde başladı.Halil-Alanzinho sonra Zokora sonra tekrar Halil.....Halil'den Burak'a,Sağ bek bölgemizde topla buluşan Burak topu biraz sürdükten sonra içe kıvrılıp boş koşu yapan Alanzinho'nun önüne al golü at dercesine bir pas attı.Alanzinho'nun şutu kaleyi bulmadı

Bu Trabzon'un en zayıf halkaları Adrian ve Alanzinho..
Alanzinho yerine bir Umut veya bir Jaja oynasa çok daha verimli olurdu.

15.dakika
Köşe vuruşlarımıza değer kazandıran adam Fernandes topun başında....Sert şekilde topu Trabzon ceza sahasına keser.Tolga sert gelen topu uzaklaştıramaz.Altı pas önünde topla buluşan Egemen'in gol vuruşu Serkan'dan döner.

Tolga ? Yan top zaafiyetini bir türlü gideremiyor.

20.dakika
Orta sahadan topla kopup gelen Q7 Almeida'yla bir verkaç yaptıktan sonra Serkan ve Glovacki'nin bellerini kıran çalımı atıp sola doğru yönelir arada da kaleci Tolga'yı topla geçer.Sonra da topu boş Trabzon kalesine yollar.Marek Cech topu çizgiden çıkarır.

Q7'nin deliciliği inanılmaz güzel,Trabzonspor takımının savunması Lillie maçı öncesinde ki zaafiyeti kötü.

21.dakika
Celustka'nın ortasını Egemen kafayla topu en olmayacak yere indirir.Yay civarından beklemedik şutu çeken Serkan'ın topu Cenk'in ellerinde erir.

Egemen'i maç boyu ıslıklayan Trabzon taraftarı boşa enerji harcadı.

30.dakika
Colman'dan sıyrılan Q7 şutunu çakar top yan ağlarda kalır.
Q7 serbest bırakılırsa işte böyle sol açık,sağ açık,SantRafor arkası bölgesini domine etmeye devam eder.

48.dakika
Maçların II.yarılarına genellikle ev sahipleri hızlı başlar.Colman'ın sağ açık bölgemizden kullandığı serbest vuruşu,altı pasta Giray'ın gol vuruşu izler,top Hilbert'den döner. 

51.dakika'da
Hilbert sağ açık bölgesinden geliştirdiği kanat atağında topu ceza sahası içinde ki Fernandes'le buluşturur.
Fernandes'in vuruşu Tolga'nın üzerine gider.
  
Daha bu dakikalardan İnter maçının yorgun savaşçısı Trabzonspor takım savunmasında zaafiyet göstermeye başlamıştır.

57.dakika'da 
Egemen topla çıkar ve Q7'yi orta alanda topla buluşturur.Gol atmayı kafaya takan Q7 taaaa oralardan direkt Trabzon kalesine yönelir.Colman ve Giray ikilisinin aynı anda belini kıran çalımını attıktan sonra Tolga'yla karşı karşıya kalan Q7'nin şutu Tolga'dan döner.

Trabzonspor takım savunmasının S.o.S verdiği anlardır.

58.dakika'da
Q7'nin 25 mt'den sert şutu Tolga'dan döner.Dönen topu Ekrem boş kale yerine üstten auta gönderir.

Gene Q7 gene Q7...

69.dakika'da 
topla ceza sahamıza kadar gelen Zokora'yı yay civarında Fernandes yere indirir.Serbest atışı kullanan Burak'ın topunu Cenk kornere çeler.   

72.dakika'da Almeida,Ekrem ikilisi oyundan alınırken Holosko,Pektemek ikilisi oyuna dahil olur.  

CarvalhaL yıkılmak üzere olan rakibinden üç puanı almak için son kozunu akıllıca oynar.

77.dakika'da
Hilbert orta saha'dan topla kopup gelir,rakip ceza sahasına yaklaştığında şutunu çeker.Top Tolga'dan döner.Dönen topu tamamlamak isteyen Mustafa Pektemek,Celutska'nın müdahalesiyle yerde kalır.Fırat Aydınus penaltı noktasını gösterir ve Celutska'yı oyundan atar.

Penaltıyı kullanan Q7 topu yerden köşeden ağlara yollar.Bu sezonda ilk golünü atar. (1-0) GOLLLLLLLLL

Q7'nin gol sonrası Trabzon taraftarına yaptığı hareket Fırat Aydınus tarafından sarı kartla cezalandırılır.Q7 böylece Orduspor maçında cezalı duruma düşer.

89.dakika'da Tolga'nın hatalı pasını kapan Q7 kaleci Tolga'yla bir kez daha karşı karşıya kalır ve gene Tolga'yı geçemez.
Pozisyonun devamında Adrian'ın uzun pasıyla defansımızın arkasına sarkan Burak maç başından bu yana yakaladığı en önemli gol pozisyonunu değerlendiremez.Burak'ın vuruşunu kalecimiz Cenk kurtarır.

Adrian'ın pası attığı anda ofsaytı bozan oyuncumuz Egemen'dir.Egemen'in savunma çizgisi orta sahaya yakın bir takımda oynayamAZI kanıtlayan güzel bir pozisyondur.

Oyuncu Performansları;

..Q7 maçın yıldızıdır.Geçen gün Zarate ile idare etmeye çalışan koskoca İnter'i izlediniz işte.Size söylüyoruz anti Q7'ciler bu adam şu an dünya da top koşturan en yetenekli On topçudan biridir.
Q7'nin bu gece sivrilmesinde,serbest adam Alex'liğe soyunması ve sadece hücuma konsantre olması da etkendir.

Hilbert has adamımdır.Bu gece enerjisiyle döktürmüştür.

Fernandes orta sahamızı toplayıp pas kalitemizi artıran,takımın boşa enerji harcamasını önleyen adam.
İleri çıkışlarında biraz daha dikkatli ve hızlı olabilseydi bu gece gol bulabilirdi.

Ernst Trabzonspor'un hızlı kontra ataklarında 40-50 mt geriye koşan Ernst'i görmeyen körler onun Trabzonspor karşısında kötü oynadığını savunur.

İsmaiL Türkiye'nin en sol beki.,geleceğin Avrupa yolcusu.Yok efendim İsmail'İn savunma zaafiyeti varmış.Hakan Balta'nın savunma zafiyeti yok.Gidin Milli Takımda Hakan'ı izleyin. 

Egemen-Sivok tandemi iyicene pekişti...Sivok'un sözleşmesi bitmeden yönetim harekete geçmeli.

Toraman,İnönü'de ki bir Trabzon maçında Ön Libero'da görev alan Toraman o maçı kırmızı kartla bitirmişti.
O Toraman bu gece savunma önünde kusursuz oynadı,yerini hiç kaybetmedi.Eskiden kalma kötü alışkanlığı olan kafası önde top sürme işlerine hiç girmeyerek oyunu basit oynadı.

Tek Ön libero bölgesi için sezon başında boştaki Ceyhun Gülselam'ı alınmalı diye tutturmamız bu günler içindi. 
Şimdi bu bölge için devre arasında yapılacak en iyi transfer Fink'tir diyorum.

Ekrem maç boyu ''sakatlıktan mazaretim var maç kondisyonum düşük'' şarkısını söyledi.

Almeida maçın sebebsiz kötülerindendir.

Holosko ve Pektemek bir takım için büyük itici güç...Maçın her anında oyuna hareket getiren rakibin başını döndüren ikiliden Pektemek bu geceki takipçiliğiyle üç puanı getirdi.   

Alves...Maçın sonlarında topla bir iki hareket yaptı millete acaba olur mu ? dedirtti.
Ben halen kazıkladığımızı düşünüyorum.

Cenk giderek Rüştü tecrübesine sahip bir kaleci gibi oynuyor.

SONUÇ;
...Carlos Augusto Soares Costa Faria yani kısacası Carvalhal...
   Aman Hoca ! Aurelio-Toraman dışında takımı bozma.
   Defansta tek koşmayan adam Q7 ile takım böyle daha güzel.
   Simao'suz takımda Q7 karşı kaleye yakın oynamalı..

...Zor maçları atlattığımız bu günlerde,Maccabi ve Stoke karşısında alınacak galibiyetler,TFF'nin kötü fikstürünü iyicene karmaşaya iter :)
  Maccabi ve sonrasında Stoke maçları sezonun maçları olacak.

26 Kasım 2011 Cumartesi

Lokavt değil Nakavt

Adam gibi adam Lamar Odom...
Beşiktaş'ın çocuğu Lamar Odom...
Organik Basketbolcu Lamar Odom...

Saftirik basın tellallarının muhtemel övgülerine mazhar olacak,transfer şımarıklığının son raddesi Lamar Odom hayal-i hamlesi En Bi Ey'de lokavt'ın bitmesiyle,sona erdi.

Son Avrupa maçında ELLİ sayı atan De-Will'de artık yok..

Semih Erden kalsa bile parmağı kırık.

Kaldık mı gene eldeki Türkoviçlere..(Erwin Dudley değil Ersin Dağlı)

Takımı En Bİ EY'cilerin üstüne kurarken,Avrupa'nın en akıllısı bizdik değil mi?

Elbet Başgan bir çaresini bulur.

Beşiktaş'ın has çocuklarını fona devredemez,oradan gelmeyen parayla Alves'e yatırım yapar,Q7'nin küpesini rehinciye verip oradan gelen parayı at yarışına yatırır,kaybettiği parayla da Avrupa'dan yeni basketbolcular getirir.
Sonra onların da parasını ödemez.
Basına da kimsenin parası Beşiktaş'ta kalmaz beyanında bulunur.

Erke Dönengeci gibi sonsuz umutsuzluk üreten durum,bir devir daim makinası gibi işte böyle devam eder.

Sonuç;Beko Basketbol Ligi'nin lideri Ergin Ataman'ın Beşiktaş'ı bence kötü basketbol oynuyor.

Yıllardır altyapıya dayalı eski Efes gibi bir takım kuramadık gitti.

Arkadaş ben,Turabi'li Beşiktaş'ı özledim.

25 Kasım 2011 Cuma

HaftaSonu Maçlar


25 Kasım Cuma
20:00 Gençlerbirliği - Fenerbahçe (Lig TV)
21:30 Köln - B.Mönchengladbach (TRT HD)
21:45 Udinese - Roma (Euro Futbol)

26 Kasım Cumartesi
13:00 Samsunspor - Antalyaspor (Lig TV)
14:45 Stoke City - Blackburn Rovers (Lig TV 2)
16:00 Orduspor - Mersin İY (Lig TV)
16:30 B. Dortmund - Schalke 04 (TRT Haber)
17:00 Manchester United - Newcastle United (Lig TV 2)
17:00 Chelsea - Wolves (Lig TV 3)
19:00 Galatasaray - Sivasspor (Lig TV)
19:00 Vallecano - Valencia (Ntv Spor)
19:30 Arsenal - Fulham (Lig TV 3)
20:00 Adanaspor - Tavşanlı Linyitspor (TRT 3)
21:00 Real Madrid - Atletico Madrid (Ntv Spor)
21:45 Lazio - Juventus (Euro Futbol)

21:45 PSV - Groningen (Samanyolu Haber)
21:45 Atalanta - Napoli (Smart 3D)
22:00 Lille-Brest (Lig Tv 2)
23:00 Getafe - Barcelona (Ntv Spor)

27 Kasım Pazar
13:00 Real Betis - Real Sociedad (Ntv Spor)
13:00 Eskişehirspor - Ankaragücü (Lig TV)
13:00 İstanbul BŞB- Gaziantepspor (Lig TV 2)
13:30 Boluspor - Kartalspor (TRT 3)
13:30 Giresunspor - Denizlispor (TRT 1)
15:30 Swansea City - Aston Villa (Lig TV 2)
16:00 Manisaspor - Kayserispor (Lig TV)
16:00 Sakaryaspor - Çaykur Rizespor (TRT 3)
16:00 Gaziantep BŞB - Bucaspor (TRT 6)
16:00 Siena - İnter (Euro Futbol)
16:00 Palermo - Fiorentina (Smart 3D)
16:30 Werder Bremen - Stuttgart (TRT Haber)
17:00 Levante - Sporting Gijon (Ntv Spor)

17:30 Twente - Vitesse (Samanyolu Haber)
18:00 Liverpool - Manchester City (Lig TV 3)
19:00 Trabzonspor - Beşiktaş (Lig TV)
20:00 Göztepe - Kayseri Erciyesspor (TRT 3)
21:45 Milan - Chievo (Euro Futbol)
22:00 Marsilya-Paris Saint Germain (Lig TV 2)
22:30 Zaragoza - Sevilla (Ntv Spor)

28 Kasım Pazartesi
20:00 Karabükspor - Bursaspor (Lig TV)
20:00 Elazığspor - Kasımpaşa (TRT 3)

24 Kasım 2011 Perşembe

Beşiktaş'ın GOL Problemi


Bir El Classico maçında,Sağ bek oynayan Sergio Ramos'un beyninin içine kendinizi ışınlamanızı istiyorum.

Barnebau'da El Classico başlamış top hemen önünüzde ki İniesta'nın ayaklarında,sağınızda ki çizgi de David Villa tilki gibi İniesta'dan gelmesi muhtemel topu beklemekte..
(Ulen,bu Villa SantRafor değil miydi ?)

Siz Ramos olarak ne yaparsınız ? İniesta'nın önünü mü kapamaya çalışırsınız yoksa David Villa'ya mı odaklanırsınız ?

Seçiminiz her ne olursa olsun Barca atağı gelişmeye devam edecektir.

Barca'nın SantRaforu kimdir ?

David Villa mı ? Messi mi ? Pedro mu ?

Yoksa YOK mu ? Öyleyse Santraforsuz bir takım nasıl bu kadar çok gol atar ?

Sakın,saha içinde ki de marke forvetlerinin sayısının fazlalığından olmasın ?

Barca forvetlerini sayalım Pedro,Messi,Villa yanında Xavi,İniesta,sağ bek Alves hatta maç sıkıştığı anlarda ileri çıkan Pique...

Kaç tane forvet etti ? Ein,Two,tri,ForRo,Fayn,Six,Sibien,Eighnt,Fayn thanKs.Çok yani.

Beşiktaş'ta gol atması muhtemel kaç oyuncu var ? Simao,Almeida,Q7 :) Bu üçlüden Q7'nin daha golü yok.Bu Üçlüye Ikınıp bir iki isim daha eklesek belki Veli.

Barca On Biri içinde rakip defansın kucağına atılmış Almeida,Burak tarzı bir Santrafor  var mı ? yok. 

Bu durum Barca'yı sahada her daim bir kişi fazla oynamasına yol açar.

Beşiktaş'ın gol sorunu için Beşiktaş 3-5-2 oynasın,4-4-2 oynasın,çift forvet oynasın,Almeida oynasın yanında Pektemek oynasın, diye saçma sapan maillerle çözüm önerileri getiren arkadaşlar için bunları yazıyorum.

Napoli 3-5-2 oynuyormuş ? YUH !

Oynuyorda kağıt üzerinde...Yazıyı burada kesip,Napoli'yi mi anlatalım şimdi...

Barca'nın oynadığı 4-6-0,geleceğinde sistemidir.

Barca Rakip kale önünde hilaL şeklinde dizilir,rakip kaleyi muhasara altına alır.

Xavi,İniesta ikilisinin önderliğinde oynanan ayağa paslı oyunda amaç; Topu kaybetmemenin yanı sıra rakip takım defansının konsantrasyonunun en alt düzeye inmesini beklemek,en uygun anda da topla adam eksiltme kabiliyetine sahip oyuncuları topla buluşturup gol yollarını kanırtmaktır.  

Top Barca forvetlerinin ayağına geldiğinde durum şöyledir;

Barca forvetinin top ayağında veya koşu yolunda olduğu halde yüzü rakip kaleye dönüktür.Rakip defans oyuncusunun da kaderine razı olmaktan başka yapacak bir şeyi yoktur.

Rakip takımlarında artık ezberliği Beşiktaş'ın hücum planı tektir;Topu Q7 ver sonra takımca izle.

Hoş izlemeyip boşa kaçsanda topu ayağına alan Q7'den pas beklemekte saflıktır.

Beşiktaş'ın hızlı ileri çıkışlarında rakip defans yerini aldığı anda Q7 topu ya yanlış şekilde kullanır kaybeder ya da en yanlış şekilde topu oynar topu gene kaybeder.

Oysa ki en olmayacak yerde şut ve pas deneneceğine yanlamasına garanti oynanıp takımın diğer hatlarının rakip kaleye yanaşmasını beklemek daha verimli olacaktır.

Bu sezonun lideri Fener sezonlardır bu şekilde hücum etmekte.

Q7,Almeida,Simao üçlüsünü verimli şekilde kullanmanın yegane yolu takımın defans ve orta saha hatlarını forvete yaklaştırmaktır.

Oyunu dar alanda oynamayı amaçlayan bu plan dahilinde Ulifaluji gibi çok iyi stoperlerinizin olmazı zoruridir.
  
Ben diyorum ki ; bugün Beşiktaş'ın teknik direktörü CarvalhaL değil de Schuster olsaydı Egemen takım defansında forma giyemezdi.

Fitbol kamuoyu;Şifo-Sergen birlikte oynar mı ?
                     Şifo-Ayhan Akman birlikte oynar mı ?
                     Sergen-Tümer birlikte oynar mı ?
                     Rico Paşa- Delgado birlikte oynar mı? gibi fotomaç konularını zamanında zamanında çok tartıştı da Egemen-Sivok birlikte oynarmıyı hiç tartışmadı..

Egemen Beşiktaş defansının sezon başından bu yana en iyi oyuncusu fakat aynı Egemen oyunu önde kabul bir takımda verim vermez.

Sezon başında Beşiktaş defansına illa bir Berezilyalı stoper alınmalı dememizin temel nedeni budur.

Egemen Şenol Güneş'in Trabzon'unda oynadığı oyunun bir benzerini Beşiktaş'ta oynadığı için başarılıdır.

Beşiktaş'ın gol probleminin çözümü için takımın golcüsü yok,golcü lazım,Almeida golcü değil,Almeida'nın yanında Pektemek oynasın,diyenlere durun daha forvete gelmeden hücum ta en geriden başlar diyorum.

Hilbert orta yapmayı bilmiyor ? Çünkü kazma :)

Hilbert,Alaman Bundesliga takımlarının de marke vaziyette rakip ceza sahasına koşan orta saha elemanlarına göre yerden sert kavisli ortalar yapıyor.

Sağ ve Sol açık Q7 ve Simao rakip ceza sahası içine koşmayınca rakip ceza sahası içinde bu ortaları gol yapması beklenen tek adam kalıyor o da Almeida.

Almeida'nın arkasında destek vermesi gereken Veli,Ernst her zaman çok geride.

Ortaya çıkan görüntü Hilbert'in sağ kanattan kestiği bu toplar çoğunlukla rakibe gidiyor,sonuç Hilbert kazma.

Sonucun asıl sebebi CarvalhaL'ın 4-3-3'ü yanlış oynatması.

Ernst ve Veli hatta Aurelio rakip ceza sahası içine girmeyecekse ben ne anladım o 4-3-3'den..

4-3-3'ü oynamak o kadar kolay olsaydı elinde her türlü imkanı olan Mourinho bu sistemi denerdi.

Barca sistemini oynamak bu kadar olsaydı,Barca çakması Villareal bugün Şampiyonlar Ligi'n de sürünmezdi.

Bir takımın oynayabileceği en iyi sistem,oynayabileceği sistemdir diye zamanında Henri Bosch boşuna konuşmamış.

Gol sorununu betimledikten sonra Beşiktaş bunu nasıl aşarı irdelersek..

Bir kere CarvalhaL'la bu sorun zor aşılır.

Tayfur Havutçu'nun sözde yardımcısı CarvalhaL'ın 4-2-3-1'i bir kere bile denememesini maçlar geçtikçe takım gol sıkıntısı çektikçe,CarvalhaL'ın verimsiz sisteminde inat etmesi,CarvalhaL'ın Beşiktaş'ın Hoca'sı olmadığı gerçeğini her zaman yüzümüze vuruyor.

Koch faktörü ve CarvalhaL'ın Ernst,Hilbert doğrularına yönelmesi Beşiktaş'ın erimesini yavaşlatıyor.

Büyük maçlarda iyi oynayan Simao,Q7 ikilisi bazen Carvalhal'ın sistemini cici gösteriyor.

Son Galatasaray maçında yakalanan etkisiz gol pozisyonları buna en iyi örnektir.

Asıl uyanış Şike Davası'nın sezon bitmeden sonuçlanmasıyla olacaktır.

Haybeye lider Fener'in küme düşürülmesi durumunda....
Beşiktaş'ın 10 puanının silinmesiyle,Beşiktaş'ın Şike soruşturmasından sıyrılacağını düşünen ben..
CarvalhaL'ın Beşiktaş'ı hikayesinin,Süper ligin alt takımlarıyla küme de kalma mücadelesine kadar gider diye düşünüyorum.

22 Kasım 2011 Salı

Hafta İçi Maçlar


22 Kasım Salı
19.00 CSKA Moscow – Lille (STAR TV)
21.45 Trabzonspor – Inter (STAR TV)
21.45 Manchester United – Benfica (EURO FUTBOL)
21.45 Napoli – Manchester City (SMART 3D)

23 Kasım Çarşamba
19.00 Zenit – Apoel (EURO FUTBOL)
21.45 Milan – Barcelona (EURO FUTBOL)
21.45 Bayer Leverkusen – Chelsea (LOCA PORTAL)

21 Kasım 2011 Pazartesi

Beşiktaş:0 - Galatasaray:0


Beşiktaş çok gol pozisyonu ürettiği bir maçı daha kazanamadı :) Geyiği üzerinden konuşacak olursak..

Beşiktaş'ın ürettiği gol pozisyonlarında maç boyu ÜÇ oyuncu baş rolde yer aldı;Q7,Almeida ve Simao...

Bu üç oyuncu dışında Aurelio'nun uzaktan bir şutu ve Sivok,Egemen ikilisinin duran toplarda ileri çıkışlarını gördük.

İleri üçlüye yakın oynayan Veli'nin hücumda etkinliği  YOK'tu.
Hücumcu bekler Hilbert,İSmaiL ikilisi ise maç boyu etkisizdi.
Ernst ve Aurelio'yu rakip ceza sahası içine de marke vaziyette koşu yaparken hiç göremedik.

Bu oyuncuları hücum da etkisizleştiren,
VE Gol pozisyonlarımızın golle sonuçlanmamasının baş nedenini CarvahaL'ın çağ dışı oyun anlayışıdır.

Önde oynayan Üç oyuncuyla arkada oynayan Yedi oyuncu arasında bir türlü sağlanamayan koordinasyonun bedelini bu gece bir kez daha ödedik.

Ah keşke Fernandes olsaydı diyenlere cevabım bu sistemsizlikte Fernandes Olsa da verim vermezdi.Bu sistemsizlikte yana oynayan Fernandes görüntüsüyle karşılaşırdık.

Muslera çok iyi kaleci de bizim bu kaleciyi zorladığımız şut sayısı sadece İKİ.

Galatasaray defansında oynayan bebek Semih yüzde bir milyonluk bir golümüzü çıkardı.
Ancak aynı  Semih,Almeida'yı tutamayarak az daha Almeida'ya HatTrick Hero yaptıracaktı..

Maçın yıldızı Ulifaluji'dir.

Pozisyon almasını bilmeyen genç Semih'ten gelecekte bir şey olmaz.

CarvalhaL'ın sistemsizliğine rağmen,Beşiktaş'ın çok rahat gol pozisyonuna girmesinin ve gene çok rahat GOL pozisyonlarını harcamasının bir başka sebebi Quaresma..En rahat gol pozisyonlarda Quaresma yaptığı hatalı şut ve pas seçimleriyle kendi arkadaşlarını maç içinde demoralize ediyor.
MisaL;
İsmaiL topu alıp öne çıkıyor,topu Q7'ye verip sonra boşa kaçıyor...Q7 bu anlarda İsmaiL'le tek pas oynasa İsmaİL sıfıra inip rakip defansın dengesini bozacak.
Q7 bu anda önünde ki rakibi çalımlama sevdasıyla çevresindeki tüm takım arkadaşlarını unutup rakip kaleye kilitleniyor.Önünde ki rakibini geçse bile kafasını kaldırıp topu en uygun arkadaşına çıkaracağına en hatalı seçimi yönelip ya topu en zor pozisyonda ki arkadaşına çıkarmaya çalışıyor ya da acaip bir şut deniyor.
Q7'nin girdiği bu pozisyonlarda aslen forvet olan Hilbert olsaydı Beşiktaş bugün çok rahat golü bulurdu.
Q7 fitbolun basit tarafını bir türlü oynamak istemiyor.
Çok acaip bir durum :)

Galatasaray'lılar top çevirirken ileride prese başlayan tek Santrafor Almeida'nın sağında ve solunda yer alan Simao ve Q7'nin  bu prese idareten katılmalarına karşılık Veli'nin isteği,VEli'nin maçın ilerleyen dakikalarında enerjisinin erken bitmesine sebep oluyor.Bu durum Veli'yi hücum da etkisizleştiriyor.

VEli'ye destek olacak Ernst ve Aurelio nerede ? geride

Neden ?

Carvalhal'ın sistemsizliğinden..

Defans çizgisi orta sahaya yakın oynasa Egemen bu oyunu oynayabilir mi? OYNAYAMAZ

Sidnei'de oynayamaz.

Peki Ersan-Sivok ikilisi oynar mı ? Oynar :)

Takım maçın son dakikalarını çıkaramıyor,rakibin üzerine çökemiyor,Neden ? Takım Geniş alanda oynamaktan bitap düşüyor da ondan..

CarvalhaL çözüm yolunda bir ilerleme kaydediyor mu ? Hayır

Sonuç,
Bu takım Carvalhal'La,Play OFF'U zor görür.

Yani Derby hikaye geyik şahane !

MAÇ;

Oyuna hızlı başlayan konuk ekip Galatasaray'dı..Engin'in ortasına Colin Kazım Kazım'ın topa gelişine vuruşu golle sonuçlanabilirdi.

İkinci tehlikeli Galatasaray atağında Kazım ortaladı bu sefer Engin ceza sahamız içinde topu ağlara yollayamadı.

Seyircimizin şaşırdığı ne oluyor len dediği anlarda Q7 ile ilk Trivela atağımızı yaptık.Sivok Q7'Nin Trivelasına yetişemedi.Sivok ve Egemen'in zaman zaman böyle ileriye çıkışları çok ilginç.Ernst ve Aurelio ileri çıkmıyor, Stoperlerimiz rakip ceza sahamız içine koşu yapıyor :)

18.dakika'da Q7'nin gereksiz şutu Muslera'nın üzerine gitti..
Şimdi bu şut mu ? Şimdi bu Muslera'nın kurtardığı bir top mu ? sadece yukarıda bahsettiğim Q7'nin yanlış seçim yaptığı bir geyik pozisyon..

20.dakika'da atağa çıkarken Almeida'nın kaptırdığı topu,Selçuk uzaktan şutla kalemize yollar top Cenk'te kalır.Şimdi bu şut MU :)

22.dakika'da Q7 rakip ceza sahası önünde arkası dönük aldığı topa harika vurdu top kaleyi tutmadı.
İşte ŞUT diye buna denir :)

24.dakika'da Beşiktaş en kollektif atağını çok net bir Gol pozisyonuyla sonuçlandırdı.Simao'nun tek pasıyla Muslera ile karşı karşıya kalan Q7'nin vuruşu kaleciden döner.Dönen topu boş kaleye Almeida yollar,top Semih'in müdahalesiyle direkten döner ve tekrardan Muslera'nın kollarında erir.
Galatasaray için şans anı.

Rakip kaleyi ablukaya aldığımız bu anlarda 25.dakika'da VEli'nin ortasına Almeida uzak direkte kafayı yapıştırır.Muslera çıkarır.Bana göre top kalecinin şansına yumuşak gitti.

31.dakika'da çok net bir gol pozisyonuna daha gireriz.Almeida genç Semih'le giriştiği hava topu mücadelesini kazanır topu Simao'ya indirir.Simao boş kaleye golü atamaz.
Bu pozisyonlarda Melo nerededir ?

II.yarı başlarken Fatih Terim'in etkisiz Ayhan yerine Sabri'yi sahaya sürmesi doğru karardır.

55.dakika'da Simao'nun kornerinden gelen topa Q7  enfes vurur.Top kaleyi bulmaz.
Bu şut Egemen,Sivok ceza sahası içindeyken bana göre fantezi bir denemedir.

56.dakika'da çalımlarla kopup gelen Melo tek pasla Hakan Balta'yı kaleci Cenk'le baş başa bırakan pası atar.Şaşkın Hakan topu gol yapmak yerine Kazım'a çıkarır,Kazım'ın şutu Beşiktaş defansından kornere çıkar.

57.dakika'da Sabri ilk girdiği topta sakatlanarak oyun dışına çıkar.Yerine Rieara oyuna dahil olurken ''Allah dedim bizim ekmeğimize yağ süren ne güzel bir değişiklik''

60.dakika'da VEli'nin yerine Necip oyuna dahil olur.61.dakika Necip kaptığı topu Almeida'nın koşu yoluna bırakır.Rakip kaleye kadar topla giden Almeida şutunu çeker fakat Muslera topu çıkarır.
Bu Pozisyonda Ulifaluji'nin Almeida'yı kenara doğru süpürmesini dikkatleri çekerim.

64.dakika'da İsmail soldan ortalar Almeida topu indirir.Necip bu topa gol vuruşunu yapar aynı anda Ulifaluji Necip'e sert girerek Necip'i sakatlar,NEcip'in vurduğu top Ulifaluji'ye çarparak tehlikeli bölgeden uzaklaşır.
Boşta kalan topa Aurelio yaydan şutunu çeker..Top gene Ulifaluji'den döner.
Bu pozisyonda Ulifaluji'nin Necip'e yaptığı hareket penaltıdır.
UEFA'nın gözdesi Cüneyt Çakır pozisyonu süzemez.

65.dakika'da Melo çıkar Baros oyuna dahil olur :) Terim'den fahiş hatalı bir değişikliktir.
Neyse ki Terim'im imdadına Necip'in sakatlığı yetişir,sakatlanan Necip 67.dakika'da yerini Pektemek Mustafa'ya bırakır.
Maçın kırılma anı Necip'in oyun dışına çıkmasıdır.

68.dakika'da Simao'nun yerden vuruşu rakip kaleyi tutmaz.

78.dakika'da çalım atmaktan yorulan Q7 rakip ceza sahasına koşu yapan Sivok'un kafasına olağanüstü bir pas atar.Sivok'un köşeye giden kafa şutunu Muslera inanılmaz çıkarır.
Maçın sonucuna etki eden bir kurtarış..

82.dakika'da maçın en çok konuşulacak pozisyonu yaşanır.İsmaiL'in uzun topuna ceza sahası yayı üzerinde Ulifaluji kafayı vururken,yükselen Ulifaluji'yi arkadan iten Pektemek rakibin durumunu bozarak topun Almeida'ya gitmesini sağlar.Almeida sert şutla golü atar ama Almeida topa vurmadan Cüneyt Çakır faul düdüğünü çalmıştır.
Gene Ulifaluji !

 90+2'de Simao'nun kullandığı kornerde Pektemek'in sert şutu kaleyi bulmaz.Bulsaydı da şaşardım zaten.

90+6'de Q7 sol kanatta kendi kişisel çabasıyla bir serbest vuruş kazanır.Simao'nun kullandığı serbest vuruşta Riera'nın ters vuruşu Muslera'da kalır.

Hakem bu pozisyonun ardından maçı noktalar.

Oyuncu performansları;

Maçın yıldızı Ulifaluji'dir.

İki kritik gol topu çıkaran Muslera ballıdır.

Beşiktaş'ın ileri üçlüsü çokca gol pozisyonu üretse de bu gol pozisyonları takımın ana gövdesinin forveti iyi desteklememesinden ötürü sonuçsuz kalmıştır.

Q7-Almeida ve Simao'nun performansını genel olarak beğenmekle beraber,Q7'nin  verimsiz görüntüsü artık seyircinin gözüne batmaya başladığını söylemek zorundayım.Yakın zamanda Basın Q7'yi tefe koyar..

Aurelio defans önünü hiç terketmedi bir iki uzun pasla arkadaşlarını gol pozisyonuna soktu.Maç sonlarını zor çıkarıyor.

Ernst iki arada bir derede kalan oyuncumuzdu.Geniş alanda defans mı yapsın,hücum mu ?

Hilbert hücumda hiç görünmedi.Ya Hilbert ileri çıksa dahi Q7'yle anlaşamıyor.Q7'yle kimse anlaşamıyor.

İsmaiL iki kere ileriye top kullandı bu toplardan gol pozisyonu doğdu.Hakan Balta'nın çok önünde bir solbek olduğunu bir kez daha ispatladı.

Veli,Almeida arkasında presi enerjisi yettiğince yaptı.Sonra oyundan çıktı.

Necip sakatlanıncaya kadar kaptığı iki topla iki gol pozisyonuna sebep oldu.Sakatlanmasaydı Galatasaray'ı orta sahada teslim alıyorduk.

Mustafa Pektemek Necip'in yerine oyuna alınması çok gereksizdi.Necip yerine keşke Fink oyuna girseydi.
Lafı kadroda Ernst,Aurelio,Veli üçlüsünün alternatifi olmadığına getirmek istiyorum.
Alves :)

Cenk'e maçta doğru dürüst top gelmedi.Çünkü toplar hep başarılı Egemen,Sivok ikilisine takıldı.
Sivok eski enerjik görüntüsünden esintiler sergiledi.
Devre arasında Sivok'la 3 yıllık yeni  sözleşme yapılmalı.
 

Son Sözler;

..Bardağın dolu tarafı; uzun süredir ilk kez,artık Beşiktaş'lıların kolayca sayabileceği bir on biri bir arada görür olduk
  Bardağın boş tarafı; bu istikrarlı kadro CarvalhaL'ın yanlış stratejisi yüzünden verim vermiyor,maç kazanamıyor.

..Tüm bu yazdıklarımızın üstüne limon suyu sıkacak olursak,aslında Türkiye'de fitboL iyiden iyiye geyik muhabbetine döndü.


Fitbolumuzu yönetemeyen geyik yöneticilerimiz toplanıp toplanıp deplasman seyircisine deplasman yasağı gibi reziL kararlara imza atıyorlar.


Deplasman taraftarı da bu gece olduğu gibi Stad çevresinde emniyeti zora sokacak kavgalara sebebiyet veriyor.(beleş tepe olayı)


Maç sonrası Başganlar uzatılan mikrofonlara hiç sıkılmadan,bu rezil kararın Play-Off sürecinde değişebileceğini söylüyorlar.  


Bu gelişmeleri yorumlayan spor yazarları alınan kararın gerekçesini anlayamadıklarını söyleyip saf ayağına yatıyorlar :)


Arada TFF başkanvekili Adliyeye gidip,şike soruşturmasından ötürü Savcıya ifade veriyor.


Tutuklanmayan TFF başkanvekili yaptığı işi sanki çok sıradan bir şeymiş gibi gösterip,muhabbeti savcı benden bilgi istedi,savcı bana çay ısmarladı ya kadar getirebiliyor.


Eee işte bizde laf olsun diye Derby yorumu yazıyoruz.

18 Kasım 2011 Cuma

2015'e kadar Abdullah Avcı'yla

Abdullah Avcı Süper Lig'te en beğendiğim Hoca'dır.

Fakirhane bloğumu dikkatle takip edenler,Abdullah Avcı ismini Beşiktaş'ın başında görmek istediğimi bilirler.

Sezonlardır istikrarla,rakip takımlara sahayı dar eden ısırgan fitbol anlayışını,İBB Spor'a benimseten Abdullah Avcı,zaman içinde benim saygımı kazanmıştır.

2005'te 17 yaş Milli takımıyla kazanılan Avrupa Şampiyonluğunu,

Aynı yılın Eylül ayında Peru'da düzenlenen 17 yaş altı Dünya Kupa'sında kazanılan Dünya dördüncülüğü unvanı,Hoca'nın kariyerinde en dikkat çeken noktalardır.

2007-08 sezonu Abdullah Avcı'nın Türkiye Süper Lig'te ki ilk sezonudur.

O sezonun ilk maçı olan İBBspor-Fenerbahçe maçını bir balık avı macerasından dönerken radyodan dinlemiştim :) İBBelediyespor'un 2-0'lık galibiyeti sanki o günlerden Abdullah Avcı'nın istikrar hikayesinin müjdesini bize veriyordu.

Yaklaşık iki sezon önce,Adnan Polat yönetimi Abdullah Avcı'yı Galatasaray'ın başına güdük yetkilerle getirmek istemiş fakat Hoca'yı ikna edememişti.

Abdullah Avcı o gün Galatasaray isminin cazibesine kapılmadan İBBelediyespor'da kalmayı tercih etmesinin ödülünü bugün Milli Takım Teknik direktörlüğü görevi apoletini takarak almıştır.

Bugünler de itibarı yerlerde sürünen Mehmet Aydınlar federasyonunun,iş başı yaptığından bu yana yaptığı en olumlu hamle Abdullah Avcı'ya görev vermek olmuştur.

Bu olumlu hamlenin hemen ardından TFF,''dört büyük takım taraftarlarının birbirleriyle oynayacakları tüm maçlara,deplasman takım taraftarları alınmayacak'' kararıyla Türk fitbolunu kötü yönetme gayesinden sapma olmayacağını cümle aleme bir kez daha ilan etmiştir.

Deplasmana rakip taraftar alınmayacaksa siz ne iş yaparsınız kardeşim ? Devletin Emniyet güçleri ne iş yapar ? Ne için maaş alır ?

TFF'nin tek işi Türk seyircilerinin çok sevdiği fitbol yöneticileri güruhunu yeni şike yasasına karşı korumak mıdır ? Zihniyete bakın ''Amman deplasmana seyirci gitmesin,amman büyük klüp yöneticilerinin başları yeni yasa ile derde girmesin.''  

Abdullah Hoca Milli Takımlarda başarılı olabilir mi?

Zaman gösterecek :)

Bir kere Abdullah Avcı'nın Süper Lig kariyerinde;zorlu,stresli Bursa,Eskişehir,Antep gibi bir takımda çalışmışlığı yok.

Yani Abdullah Avcı yoğun baskı altında ne yapar ? bu sorunun yanıtını şimdiden gönül rahatlığıyla veremiyoruz.

Bildiğimiz en iyi şey,

Genç Abdullah Avcı'nın ilk hatasında Türk basını tarafından dar ağacında sallandırılacağıdır.

Ha Basından önce Abdullah Hoca'yı bu blogta ben asarım.Huyum kurusun :)

Abdullah Hoca'yla alakalı akıllardaki sorular ?

Misal küfrü seven Emre Belezoğlu,Hoca tarafından kadro dışı bırakıldığında Abdullah Avcı mümtaz Fener basınının baskısına dayanabilir mi ?

Misal acaba Abdullah Hoca,Oğuz Çetin'in yaptığı gibi aday kadroyu dengeleri gözeterek mi oluşturacak yoksa fitbol doğrularına göre mi oluşturacak ?

Misal Necip gibi Hoca'nın oyun sistemine uygun bir oyuncu mu kadroda yer alacak yoksa Galatasaray'lı Selçuk İnan mı?

Bu soruların yanıtını bekleyip göreceğiz.

Abdullah Avcı'nın Belediyespor'dan ayrılmasının getirdiği kazançlar.
Beşiktaş olarak puan kaybetmekten bıktığımız zulümpiyat deplasmanının Abdullah Avcı'lı Belediyespor'un dan kurtulduk.
Yakın zamanda seyircisiz,stadsız Belediyespor'da küme düşerse Süper Lig'te bu Belediyespor kamburundan kurtulur.

17 Kasım 2011 Perşembe

HaftaSonu TV'de Maçlar



18 Kasım Cuma
20:00 Mersin İdman Yurdu - Trabzonspor (Ligtv)
21:30 Kaiserslautern - Bayer Leverkusen (TRT HD)

19 Kasım Cumartesi
13:00 Ankaragücü - Karabükspor (Ligtv)
13:30 Giresunspor - Konyaspor (TRT 3)
14:45 Norwich City - Arsenal (Ligtv 2)
16:00 Kayserispor - Orduspor (Ligtv)
16:00 Gaziantep BŞB - Kayseri Erciyesspor (TRT 3)
16:30 Borissia Mönchengladbach - Werder Bremen (TRT Haber)
17:00 Manchester City - Newcastle United (Ligtv 2)

19:00 Fenerbahçe - Eskişehirspor (Ligtv)
19:00 Sakaryaspor - Karşıyaka (TRT 3)
19:00 Villarreal - Real Betis (NTV Spor)
19:00 Inter - Cagliari (İctimai TV)
19:30 Bayern Münih - Borissia Dortmund (TRT HD)
19:30 Swansea City - Manchester United (Ligtv 3)

19:45 De Graafschap - PSV (Samanyolu Haber)
21:00 Barcelona - Real Zaragoza (NTV Spor)
23:00 Valencia - Real Madrid (NTV Spor)

20 Kasım Pazar
13:00 Real Sociedad - Espanyol (NTV Spor)
13:00 Antalyaspor - Büyükşehir Bld (Ligtv)
13:00 Sivasspor - Gençlerbirliği (Ligtv 2)
13:30 Boluspor - Bucaspor (TRT 1)
13:30 Akhisar Belediyespor - Tavşanlı Linyitspor (TRT 3)
13:30 Güngörenspor - Kartalspor (TRT 6)
16:00 Adanaspor - Kasımpaşa (TRT 3)
16:00 Gaziantepspor - Manisaspor (Ligtv 2)
16:30 Stuttgart - Augsburg (TRT Haber)

17:30 Excelsior - Az Alkmaar (Samanyolu Haber)
18:00 Chelsea - Liverpool (Ligtv 3)
18:30 Hamburg - Hoffenheim (TRT HD)
19:00 Beşiktaş - Galatasaray (Ligtv)
19:00 Sevilla - Athletic Bilbao (NTV Spor)
19:00 Çaykur Rizespor - Denizlispor (TRT 3)
21:00 Atletico Madrid - Levante (NTV Spor)

21 Kasım Pazartesi
20:00 Bursaspor - Samsunspor (Ligtv)
20:00 Göztepe - Elazığspor (TRT 3)
22:00 Tottenham - Aston Villa (Ligtv 3)



Tribündergi.com
Serie A maçlarını İctimai TV'den takip edebilirsiniz.

14 Kasım 2011 Pazartesi

Üşüyorum Guti Reyis,üşüyorum !

16 ayda allem ettik kallem ettik Guti'yi gönderdik..

Guti yalnızdı.

İğrenç bir magazin programının,alçak kumpasında Guti'nin İstanbul'da ki hali açık seçik anlaşılıyordu.

Hatırlarsanız,
Bir gece Guti çevresinde kameralar sarılı olduğu halde yalnız başına sokakta yürüyordu.Guti'nin arkasında yürüyen hergele bir magazinci de Guti'yi hem sözle hem de arada arkadan iterek taciz ediyordu.

Bu olayın ardından ne klüp harekete geçti ne de taraftar.

Guti yalnızdı.

Bu adam İstanbuL gecelerinde sarhoş haldeyken bir kaç kez kameralara yakalandı.

Yönetimden bir Allah'ın kulu da Guti'nin yanına bir yardımcı,iri kıyım bir koruma,İstanbul'u bilen bir yaşam koçu vermeyi akıl edemedi.

Guti anlaşılamadı.

CarvalhaL Guti'yi kazanmaya uğraşmadı,hoş CarvalhaL'ın Guti'yi kazanacak karizması ve fitbol bilgisinin olduğuna da inanmıyorum.

CarvalhaL'ın çağ dışı,saplantılı 4-3-3'ü Guti hikayesinin acı sonuna katkı sağlayıcı nitelikteydi.

Ernst,Necip,Aurelio,Veli gibi fitbolu fizik güce dayalı oynayan fitbolcular CarvalhaL'ın saçma 4-3-3'ün de ezilirken,Guti'den bu sistemde başarılı olmasını beklemek saflıktı.

Yere göğe sığdırılamayan Alex'i CarvalhaL'ın sisteminde orta saha da oynatın,Alex rezil olur.

Zamanında Aragones denemişti.

Şayet Tayfur Hoca mapus damına düşmemiş olsaydı ve takıma geçen sene oynattığı,bize de en uygun olan 4-2-3-1 sisteminde,Guti'yi tek Santrafor arkasında oynatsaydı,Guti bugün Türkiye'de kraldı.

Guti gitmeli diyenleri,yarın aktardan halis Acem kınası almaya davet ediyorum.

Basının gazına gelip Q7 gitmeli diyenleri,Schuster ve Q7'den önce Mustafa Denizli'nin rakip kaleye gidemeyen Beşiktaş'ını izlemelerini öneriyorum.

Mustafa Denizli Dönemi'n de Beşiktaş koskoca doksan dakikada ayağa iki pas yapamazdı, rakip kaleye ıkına sıkına giderdi.

Sağ açıkta ters ayaklı Tello oynardı,Tabata oynardı,Holosko oynardı.

O günler ne çabuk unutuldu.

Hatırlama ile alakalı problemi olanlar bu bloğun mottosunu tekrar tekrar okusunlar.

Motto blog sayfasının en altında Aliya İzzetbegoviç'in sözüdür.

12 Kasım 2011 Cumartesi

Türkiye:hiç - Hırvatistan:3


Maçın manşeti ''Çekirgenin sonu''

Hiddink-Oğuz Çetin ikilisinin Milli takımı,pespaye fitbolla play off'un ilk maçında motoru yaktı.

Meşhur,atik adam sıralı oto gaz sistemlerini icad eden Henry BoscH zamanında şöyle demiş;

''Bir fitbol takımı için en iyi sistem;en çağdaş olan sistem değildir,o fitbol takımının en iyi oynayabileceği sistemdir''

Hiddink,bizim iyi adam çiko CarvalhaL'ın markaLı modeli..

İki teknik direktöründe Türkiye'nin koşullarını görmezden gelip,4-3-3'e saplanıp kalan zihniyetleri aynı !

Avrupa Liglerini takip edenler veya Hiddink veya CarvalhaL,bizlere bir tane Türk Milli Takımı veya Beşiktaş gibi YAYIK 4-3-3 oynayan bir takım ismi söyleyebilirler mi?

BeşiktaŞ Dinamo Kiew'i yenerken,sistemin arızalarını fitbolcular cansiparane mücadeleleriyle örtmüşlerdi.

Bu cansiparane mücadelenin bedelini BeşiktaŞ,Gençlerbirliğine 0-2'den maçı vererek ödedi.

Aynı mücadeleyi Milliler bu gece ortaya koyamadılar.
 
Bıktırıcı fikstürle ezilen Türk fitbolcusu için Milli Takımın maç zamanı uzun bir tatil dönemi gibi bir şeydi.

Bu tatil bitik fiziklerin daha da bittiği bir zaman dilimiydi.

Nitekim,Milli Takımın ana kaynağını oluşturan dört büyüklerin fitbolcuları Süper şike Ligi'n de oynanan son maçlarda ki fiziksel tükenmişliklerini Hırvatistan maçına taşıdılar.
   
Maç öncesinde Hırvatistan'ın sakat,formsuz fitbolcularına dem vurup yorum yapanlar,Milletimize has iyimserlikle bir anda Milli Takımımızı favori konumuna getirmişlerdi.
  
Türk'ün Türk'e yaptığı ''bizim Milli Takım harika,Hırvatistan tukaka'' gazlamasını irdelersek;

Maç öncesi kağıt üstünde İlk On bir'de yer alan hangi fitbolcumuz fiziken güçlüydü ?

Egemen mi ? Selçuk mu ? Emre mi?

Bence sadece Hamit :)

İlk On Bir'de yer alan fitbolcularımızdan hangisi formdaydı ?

Arda'nın formsuzluğunu haftalardır La Liga'dan takipteyiz.

Gökhan GönüL Son Süper Lig maçlarında yerlerde sürünüyordu.

Egemen son fişeğini Kiew'e karşı atmıştı.

Volkan Bunalımda.

En formda ki Burak :) maçın başından itibaren koşacak alan bulamayıp rakip stoperlerin kucağında kaldı :)
Hiddink'in Burak'ı değiştirdiği adam Umut :) Aynı tip koşucu.

Keşke formsuz Semih olsaydı :) Belki gol bulurduk.

Geniş alanda defans önünü tek başına kapatması beklenen Selçuk'a bu görevi vermek çılgınlık değildir de nedir ?

Neyse ki fitbol Dehası HiddinK Selçuk sorunsalını 70.dakika'da skor 0-3 iken, Mehmet Topal'ı oyuna alarak çözdü.

Müthiş bir hamle.

Yarın Hiddink'i savunan uçuk blog,forum,sözlük yorumcusu mutlaka çıkacaktır.

Bu uçuk arkadaşlar ''Hiddink aslında maç öncesi şunu düşündü bunu düşündü'' diyerekten lafa başlayacaklardır.

Siz karşılık verdiğinizde de papağanlar gibi ezberledikleri şu cümleyi sarf edecektirler;''Hiddink'ten ne bekliyordunuz ? '' akabinde iki üç cümle daha sarf ettiğinizde hemen arkadan aynı cümle gene gelecektir; ''Hiddink'ten ne bekliyordunuz ? ''

Siz ne söylerseniz söyleyin bu uçuk tiplerin mutlaka söyleyeceği bir şeyler olacaktır :)

Aslında onların söyleyemediği şey ''Oğlum komplike bir oyun olan fitbolu sadece biz biliriz senin gibi öküzlerin fitbola kafası basmadığından,Senin gibiler HiddinK gibi dünya da marka olmuş bir teknik adamın ne yapmak istediğini asla anlayamaz''...

Bir gün samimi olsunlar canımı yesinler.

Biz Kahvehane erbabıyız ! Fitbolu lumpen kafasıyla anlar lumpen ağzıyla konuşuruz.

Yaşadıklarımızdan yani ,''Kaybettiğimiz Kuponlardan :)''  ders alır ve bu dersleri unutmamaya çalışırız.

Hiddink ilk geldiği gün Hiddink'le olmaz,Hollanda'Lı kafasıyla Türk uyuşmaz dememiz bundandır.

HiddinK hala Türk'ler duygusal eleştirisinde..

Sanki duygusallık kötü bir şey.

Maç öncesi Rıdvan duygusallık konusunda bir kaç şahane kelam etti.

Tebrikler !

Sonuç;
..İstanbuL'da bir daha Milli maç oynanmasın.
  Klüp kafalı seyircinin maça kendi takımının formasıyla gelip kaleci Volkan'a,Oğuz Çetin'e maçın 70.dakikasından itibaren giydirmesi,Volkan'ın,Emre'nin kameraya yakalanan küfür görüntüleri hiç hoş şeyler değildi.

..Hiddink-Oğuz Çetin ikilisinin Milli takımdaki işleri sona erdi.
  Bakalım Hırvatistan'la oynanacak son maçın ardından bu ikili istifa edecek mi?

  Seyircinin Abdullah Avcı isteğine katılmamak mümkün mü?

..Face'ten bir arkadaş sormuştu Egemen defans hattı orta sahaya yakın kurulu bir takımın stoperi midir ? diye
Cevabını şimdi vereyim,bence Egemen o pozisyonun adamı değil :)