29 Ağustos 2010 Pazar

Sistemin Azizlikleri


Karabükspor:1 - Beşiktaş:4
Goller: 3.dakika Emenike - 10 ve 26. dakika Nobre,75.dakikapenaltıdan Guti,82.dakika Quaresma

Önce Shuster'İn Beşiktaş'a benimsetmek istediği sistemin azizliklerindenden bahsedelim..

Defansta Beşiktaş;

Rakip aniden atak durumuna geçtiğinde bizim takımın sahadaki görüntüsü nasıldır? gördüğümü aynen yazıyorum,oyuncuların bulunduğu yerlere dikkat..

.....................Cenk......................
..............Zapo.......Toraman......
..Ekrem....... Ernst.............Üzülmez
.......Tek Başına Pres yapan NEcip......
Takım savunmasının etkisiz elemanları Tabata,Guti,Q7
.......Yalnız Apaçhi Nobre............

Sonuçlar;
1.Beşiktaş oyunu dar alanda oynama amacıyla defans çizgisini ortasahaya yakın kuruyor.
2.Sağ ve Solbekler sorumlu oldukları bölgeleri savunmaktan ziyade ortasahada prese katılıyorlar.
3.Bu durum Sağ ve sol beklerimizin arkasına rakip oyuncuların sızmasına sebeb oluyor.
4.Bu sızmaları karşılama yani beklerimizin Kademesine girme görevi ise Stoperlerimize düşüyor.
5.Stoperlerimiz den biri Üzülmez'in veya Ekrem'İn kademesine girdiğinde defansın tüm yerleşim düzeni bozuluyor.

Normal olan beklerin arkasına adam kaçıran Stoperlerin kademesine girmesi değil midir?

Bizde ise tam tersi..

Başka,
Sahada Yerini kaybetmemesi gereken 3 adam Var..

2 stoper Toraman ve Zapo ve onların önündeki tek önlibero Ernst..

Shuster'İn Sisteminde ise bu üç adam deli danalar gibi ordan oraya koşmak zorunda kalıyor.
Ki sahadaki bu görüntü ileri maçlar için Büyük Kriz habercisidir.

Ligin yeni ekipleri Buca ve Karabük maçlarında Cenk faktörüyle herahangi bir kaza yaşamadık fakat biraz dişli Belediye'ye İnönü'de yenildik.

ÇözümLer;
1.İki bekten biri hücuma çıktığında diğer bek stoperler ile birlikte defans güvenliği için kalır.
Veya
İki Stoperden biri hücuma çıktığında diğer Stoper İki veya tek bekle Defansın sigortası için kalır.
Yani Rakip forvetlerin kademesine girme görevi stoper yerine ondan daha hızlı Bekin görevi olur.
Şöyle Ki;
.................Zapo.....Toro.....Üzülmez
yada,
Ekrem.....Toro.....Zapo...................

2.BEşiktaş Defansta iken Ernst'in yanında pozisyon almayan,Ernst'i tek başına bırakıp orta alanda PRese giden Necip.Rakip ataklarda Ernst'in yanında (tıpkı geçen sene Fink'İn yaptığı gibi) pozisyon alarak defansımızı rahatlatabilir.

Benim öngörüm;
Schuster Beşiktaş'In görünen defansif problemleri için yakın zamanda herhangi bir önleme başvurmayacaktır.Bu yüzden Beşiktaş zorlu rakiplerle karşılaştığında kendisini Krize sokacak mağlubiyetlerle karşı karşıya kalacaktır.Şimdiden kendinizi bu türlü mağlubiyetlere hazırlayın.

Unutmadan !
Beşiktaş çizgi defans veya Ofsayt taktiği ile OYNAMIYOR.
Schuster'in sisteminde Ağır denilen Ferrari'Nin yerine Pique'yi veya MExes'i oynatın bizim defans gene aynı açıkları verir.

Sorun defans hattımız da değil..
Sorun Schuster'in çağdaş oyun planını uygulayamayan Kalitesiz Kadromuz da..
Ayağa pas oyunun 90 dakika kontrol altında tutma ve top rakipteyken ölümüne pres bunları Yapmalıyız Yoksa işimiz YAş.

Defans Problemini kısaca özetledikten sonra Maça geçelim.
Maça hızlı başlayan Karabük'te,
Daha 3.dakika'da Toraman'In ikramını reddetmeyen Emenike golü kolayca yaptı..(1-0)

Golden sonra oyunun kontrolünü ele geçiren Beşiktaş hafiften karşı kaleye yüklenmeye başladı.

11.Dakika'da Soldan kullanılan kornerde Tabata Necip'e topu ortalar,Necip topu aşırtır,Nobre kafayla topu boş kaleye Gol yapar.(1-1) Çalışılmış Duran Toptan GOLÜ.

19.dakikada Guti'nin hatalı pasından kaynaklanan topu kapan ve Kaleci Cenk'Le karşı karşıya kalan Emenike CEnk'İ geçemez.

27.dakikada soldan Tabata'Nın kullandığı serbest atışta Nobre Deumi'yi ilk önce elleiyle indirir sonra kafayal golünü atar.Bariz Faul bir gol. (1-2)

31.dakika'da Zapo'Nun yan top hatasında 6 pas içinde Emenike'nin kafa vuruşunu Cenk inanılmaz çıkarır.

ilk yarı bitene kadar defansımızın arkasına kaçan 2 kere kaçan hareketli Emenike her defasında Cenk'e takılır.

İkinci yarının 49.dakikasında cezasahasına giren üzülmez kendini yere bırakır hakem inanmaz devam der..

74.dakikada Üzülmez'in alamadığı penaltı atışını bu sefer Q7 alır.Q7 rakip cezasahasına girer iki kişiyi çalımlar ve kendini yere bırakır hakem bu hareketi yiyerek penaltı noktasını gösterir.Guti Temiz bir vuruşla Süpertoto ligindeki ilk golünü atar.(1-3)

82.dakika Quaresma topu ortasahadan alır,iki rakibi ekarte eder ve gol açısını kapatan kaleciye rağmen temiz bir gol vuruşu yapar skoru 1-4'e taşır.

Son dakikalarda Guti'nin Bobo'Ya verdiği bir gol pası var ki Müthiş.Bobo'Nun topu Muındar etmesi onun kalitesizliğindendir..

Maç bu andan sonra biter sonrası Al gülüm Ver gülüm !

Sonsözler,
..Maçın Yıldızı Karabük'ün fitboL atmosferinden yoksun stadında Konsantresini 90 dakika koruyan ve atılan iki golde imzası olan Q7..
..Her maç sonunda Unutulan Adam CEnk,kesinlikle Büyük kaleci..
..Sahada olmaması gereken adamlar Toraman ve Sağ kanatta Tabata.
..Ferrarisiz Defansın yerleşim hataları ve rakibe verdiği kafa topları umarım görülmüştür.Zapo-Ferrari' ikilisinden Taviz verilmemeli..
..Üzülmez Ve Ekrem Schuster'in oyun sisteminin kurbanlarıdır.
..Guti bugün biraz daha hareketli göründü,yanında top alamayan adamların varlığından ötürü pas hatası yaptı.
..Nihat oyuna sonradan girmesine rağmen gene Yorgun ve Berbattı.
..Ernst'in rakip ataklarda yerini boşaltıp defansın içine girmesi biraz canımı sıktı.
..Necip geleceğin Pirlo'su ancak pres yapmaktan ziyade Ernst'in yanında ALan kaplamalı.
..İki Gol atan Nobre ve Bobo bu takımın Santrafor ihtiyacını giderecek oyuncular değiller.Transfer sezonunun bitimine 1 gün kaldı..
..Schuster sistemi umarım Beşiktaş'ı yakın zamanda Kriz'e sokmaz.

28 Ağustos 2010 Cumartesi

İbrahimoviç AC Milan'da

09-10 sezonu başında Eto ve 45 Milyon Avro karşılığında İnter Milano'dan Barcelona'ya transfer olan İbrahimoviç,
bu gece Milano'nun diğer ekibi AC Milan'a 1 seneliğine kiralık geldi.

Bu transferde Satın alma opsiyonu 22 milyon Avro karşılığında AC Milan'da olacak.

yorum;
Barca geçen sezon İnter'e İbrahimoviç için Eto+45 milyon Avro vererek büyük hata yapmıştı.

Bu sezon başında ise David Villa'yı transfer ederek ve Sarkık Santrafor İbrahimoviç'i Milano'ya geri göndererek hatalarından döndüler.

Barca'nın bu hatası onların milyon Avrolarına Mal oldu.

27 Ağustos 2010 Cuma

Beşiktaş'ın Uefa Avrupa Ligi Fikstürü

Grup L
Beşiktaş,
FC Porto,
PFC CSKA Sofia,
SK Rapid Wien,

16 Eylül: Besiktas JK - PFC CSKA Sofia
30 Eylül: SK Rapid Wien - Besiktas JK
21 Ekim: Besiktas JK - FC Porto
4 Kasım: FC Porto - Besiktas JK
2 Aralık: PFC CSKA Sofia - Besiktas JK
15 Aralık: Besiktas JK - SK
Rapid Wien



Sanki dün gece hiç yaşanmamış gibi !
Beşiktaş'ın Uefa Avrupa Ligi Grup kura çekiminden hemen sonra klasikleşmiş kura geyikleri forumlarda hemen başladı.
''Biz bu gruptan 16 panla çıkarız'',''Şeker gibi kura'' falan filan..

Ne çabuk unutuldu ?
Cenk'in dün gece yıldızlaştığı anlar
Viktoria Pilsen'e karşı verilen gol pozisyonları,İnönü'de İBB karşısında alınan yenilgi.


Bu gruptan Porto lider çıkar,
İkincilik için CSKA Sofya ile Beşiktaş çekişir.Bu iki takımında şansları ikincilik için eşittir.

Beşiktaş grup maçlarında Schuster'in riskli oyun kurgusuyla farklı yenilgiler alırsa şaşırmayın,
Ferrari Ağır,Beşiktaş çizgi defans yapıyor yorumlarına da kulak asmayın...

Sonsözler;
Fener,Galatasaray ve Trabzon'un Uefa Avrupa liginden elenmesi bu maçlara bel bağlayan D-ŞIMARTA haşırtttt diye girmiştir.

Yanlış bilinen doğru; Çok kulvarda yarışmak tek kulvarda yarışmaya göre her zaman avantajdır.Çok kulvarda yarışan takımın fitbolcuları,fitboldan başka şeylere zaman ayıramayacağından,
Böyle takımların fitbola olan konsantresi ve formu hep üst seviyede kalır.
Bu sebebten Beşiktaş,Bursaspor ile birliktesüper ligteki diğer takımların bir adım önündedir.

Peki Ama Çok kulvarda yarışan takımların topçuları yorulmazlar mı ?
Fitboldaki yorgunluk lafı,Ülkemizdeki en büyük fitbol cehaletlerinden biridir.
Koşan adam yorulmaz,koşmayan adam yorulur.

Misal;
Nihat,Bobo hep yorgundur.
Ernst ve Fink hep diridir.

HaftaSonu fİtbol

27 Ağustos Cuma
20.00 Ankaragücü – Kayserispor (DIGI)
21.00 Gaziantepspor – Konyaspor (LİG TV)
21.30 Kaiserslautern – Bayern Münich (TRT 3)

21.45 Inter – Atletico Madrid – Uefa Süper Kupa (KANAL D)

28 Ağustos Cumartesi
14.45 Blackburn – Arsenal (SPORMAX)
16.00 Orduspor – Giresunspor (TRT HABER)
16.30 Schalke – Hannover (TRT 3)
17.00 Chelsea – Stoke City (SPORMAX)
19.30 Manchester United – West Ham (SPORMAX)
20.00 İstanbul Belediye – Kasımpaşa (DIGI)
21.00 Gaziantep Belediye – Denizlispor (TRT 3)
21.00 Malaga – Valencia (NTVSPOR)
21.00 Sivasspor – Bursaspor (LİG TV)
22.00 Bucaspor – Gençlerbirliği (DIGI)
22.00 Caen – Brest (KANAL A)


29 Ağustos Pazar
16.30 Bayer Leverkusen – Mönchengladbach (TRT 3)
17.00 Liverpool – West Bromwich (SPORMAX)
18.30 Stuttgart – Borussia Dortmund (TRT 3)
20.00 Fenerbahçe – Manisaspor (LİG TV)

20.00 Kardemir Karabük – Beşiktaş (DIGI)
20.00 Racing – Barcelona (NTVSPOR)
21.00 Çaykur Rize – Karşıyaka (TRT 1)
22.00 Bordeaux – Marseille (KANAL A)
22.00 Eskişehirspor – Galatasaray (LİG TV)
22.00 Mallorca – Real Madrid (NTVSPOR)

30 Ağustos Pazartesi
21.00 Antalyaspor – Trabzonspor (LİG TV)

Fitbolumuzun İçler Acısı Hali

Türk takımlarının Uefa Avrupa Ligi maçları için Dün saat 19:45'te ekran başına geçtim,gece yarısına kadar o maç senin bu maç benim durmaksızın dolaştım durdum.

Maçları izlerken,ilk maçlardan sonra bulunduğum tahminlerin bir bir gerçekleştiğine acı acı gülerek şahid oldum.Yazık !

Biz fitbolseverler,Şerefli fitbol basınımız tarafından Türkiye'de büyük bir fitbol yalanının içinde yüzdürülüyoruz.

Kuralar çekildikten sonra hep bir ağızdan,şeker gibi kura çektik,biz bu takımları içerde dışarda yeneriz gibi fitbolumuzun gerçekliğinde uzak,gerzekçe yorumların peşinden Bizler, Avanaklık derecesindeki iyimserliğimizle gittik durduk.

Senelerce Avrupa Arenasında sıradan takımlara Rezilce elendik hiçbirinde sorunların temeline inmedik.

Bu Ülkede 1-2 seneliğine fitbol yasaklansın.Onun yerine bir fitbol kongresi toplanarak fitbolumuzun geleceği tartışılsın.

Fitbolumuzu Yöneten Zengin İş adamı Tayfası ve onun Uşağı halindeki TFF bugün gelinen durumun sorumlularıdır.

Zaten Aziz Başkan Ve Mahmut BAşkan Kadıköy'deki kolkola hali durumu özetleyen bir fotograftı.
Helsinki:0 - Beşiktaş:4

Schuster deplasmandaki Helsinki maçına,İlk maçtaki skoru unutarak elindeki en iyi kadroyu sahaya sürmüş.
Cenk-Zapo-Ferro-Necip-Ernst-Hilbert-Q7-İsmail-Ekrem VE Bobo'lu kadro....

Tavşancılıktan uzak,istikrardan yana olan Schuster'in bir güzel seçimidir.

Maç başladı daha ne olduğunu anlamadan 14.dakika'da Q7'nin PESvari golü geldi.Uzun zamandır Beşiktaş'ın bu kadar kOlay Gol attığına şahid olmadığımdan,Sevinçle şaşkınlığı bir arada yaşadım.Golden sonra Bu neee Ya ! böyle gol mü olur :) dediğim oldu.

Golden sonra Q7'nin Süreyya Abi'ye koşması çok güzel Görüntüydü.

Bir 5 dakika daha bizim maçta kaldım sonra Hainlik edip merakla beklediğim Trabzon- Liverpool maçına geçtim..
Trabzon:1-Liverpool:2

Trabzon'un En büyük Sorunu Hastalıklı kadrosu.
Cale,Egemen,Yattara,Gutiharez,Burak,Alanzinho'lu kadroyla Şenol Güneş'İn Lig yarışında sonlara kalması çok Zor.

Dün Gece Tur için her şart Trabzonspor'dan yanaydı..
Seyirci,Liverpool'un has adamalrın olmayışı,
4.dakika'da gelen erken Trabzon golüyle,Trabzon'un tur ümidini ve moralini artırdı.

İlk maçta olduğu gibi daha ilk yarıda Trabzon ayağa paslarla oyunun kontrolünü elinde tutmaya çalıştı.Liverpool bu bölümlerde tabiri yerindeyse Avni Aker'e,Taraftara,HAvaya alışmaya çalıştı.

Maç esnasında başlayan Karadeniz'e özgü sağanak yağış zemini ağırlaştırırken, fizikgücü düşük topçulardan kurulu Trabzonspor'Un ilerleyen dakikalarda oyundan düşmesine sebeb oldu.

38.dakika da Trabzon'lu Ceyhun'un saçma sapan bir kararla sarı kart görmesi ve 63.dakika'da oyuncu değişikliği ile yerini Barış'a bırakması Trabzonspor'un Ortasahada Çökmesine neden oldu.

46.dakika Yattara oyundan alınması doğru Çağdışı Alanzinho'nun oyuna girmesi bir Şenol Güneş yanlışıydı.Alanzinho bıdı bıdı fitbolunun ne olduğu yaptığı gereksiz çalım ve top kayıblarıyla bir kez daha gösterdi.

II.yarı da gitgide sahada fizikman biten bir Trabzon karşısında fizik gücünü hiç yitirmeyen bir Liverpool gördük..82.dakika Giray kendi kalesine attığı golle Trabzon'un umutlarını bitirse de zaten Trabzon'un maç içinde turu getirecek Golü atacaK bir görüntüsü yoktu.

85.dakika'da gelen Kuyt'un ayağından gelen son Liverpool golü Hudson'un yüzünü güldürdü.(1-2)

Maçın özeti;Fizik güççç fizik güçççççç fizik güççççç ve bir yanda bizim kadınlar gibi oynayan topçularımız..
Fenerbahçe:1 - Paok:1

Tipik bir Anadolu takımı görüntüsü çizen Paok karşısında Gökhan Ünal Cristian yerine sahaya girinceye kadar Fenerbahçe tam 107 dakika Santaforsuz Oynamıştır.

Sebebleri;
Guiza gidiyor mu kalıyor mu belli değil...
Semih sakatlığından ötürü kadroda yok.
Gökhan Ünal tam anlamıyla güvenip sahaya süremeyeceğin bir adam...

Sonuç;Asıl mevkii Santrafor olmayan Niang zorunluluktan Santrafor olur Paok'a yem edilir,arkasında fizikgücü yetersiz gölge Alex'e yer verilerek gol atma şansa bırakılır..

Fenerbahçeliler,sizin Klubün Avrupa Kupalarında,Sportoto liginde başarılı olmak gibi bir Hedefi Yok.

Bunlar taraftarı uyutmak için yöneticileriniz tarafından sizlere sarfedilen BOŞ sözler o kadar.

Bu Sözleri yerine getirmek için bir planlama bir çalışma Yok, onun yerine amaçsızca bir borçlanma Var.

Fener takımı dün gece sahada,kendinden sonra sezonu açan Paok'un fizik gücüne ve takımdaşlık duygusuna teslim olmuştur.
Maçın özeti budur.

Her ne kadar 49.dakika'da Emre'nin golü taraftarı umutlandırsa da Fenev'de Gökhal Gönül'den başka sahaya gönlünü koyan bir oyuncu Yoktu.

Niang,Emre,Crisrian,Santos,Alex bunlar dün gece yalandan top oynamıştır...
Tek gerçek GöKhan Gönül'dür.

Gökhan Gönül,
120 dakika aynı tempoda oynadı,2 rakip topunu gol çizgisinden çıkardı,takımını ayakta tuttu.Sağ kanatta 85mt'de gitti geldi.En sonunda vücudu bitti ve eski omuz sakatlığına yenildi..

Uzatma dakikalarında Fener sahada adeta süründü..
100.dakika'da gelen Müslümoviç golü oyundan düşmüş sahada ne yaptığı bilmeyen Fenerbahçe'nin teslimiyetiydi.

Son söz;Aykut Hoca Sezonu Zor tamamlaR.
Karpaty LViV:1 - Galatasaray:1

Şans eseri,Son on dakikasını izleyip sahadaki trajediye şahid olduğum maçtır.

Rakip saçma sapan bir kararla on kişi kalmış.

Galatasaray şuursuzca yüklenirken Arda'nın muhteşem bel kıran pası ve Aydın'ın vuruşuyla 89.dakikada Golü buluyor ve kendine Tur için yeterli skoru elde ediyor.

Golden sonra Oyunu soğutması gelen Galatasaray'da tecrübesiz Emre Çolak Sağ kanatta acaip bir top kaybı yapar ve Karpaty'e gol için yeni bir atak Zaman verir.

Sonrasında,
Karpaty kalecisinin gelişigüzel vuruşu Hakan Balta'Nın Güzellik uykusunda oluşu,Karpaty'Li oyuncunun topu son çizgiden çevirişi kaleci Ufuk'Un o topa dokunamayışı ve boş kaleye yenen GOL.(1-1)

İnanılacak gibi değil !

Türk fitbolunun bittiği işte bu anda bastım kahkayı..

Rikaart'ın maç sonrası yaptığı kadromuz kalitesizdi açıklaması ise skandaldır.

Ya Hoca ! karşı takım Barca,İnter gibi kaliteli bir takım olur senin kadronun kalitesi turu atlamaya yetmez sen bu açıklamayı yaparsın tamam hak veririz..Ancak karşı takım idman sahası bile çöplük olan Karpaty..İnsan biraz utanır.Senin istediğin transferler yapılmamış olsa da Balaylarında gezeceğine sen bu Turun planlamasını yapmalıydın Hoca !

Sonsöz;Total Fitbolun temsilcisi :) Rijkaart tazminatı alıp gitme niyetindedir,görüntü budur.

24 Ağustos 2010 Salı

Aurelio Beşiktaş'ta

TRT spor'un Son dakika logosuyla verdiği transfer haberine göre Beşiktaş Mehmet Aurelio ile 2 yıllığına anlaşmış.
Hayırlı Olsun !
Yorumum;
Beşiktaş açısından Son derece olumlu bir transfer.
32 yaşındaki Mehmet Aurelio,Ernst'le birlikte Beşiktaş orta sahasının savunma zaafiyetini ortadan kaldırır,yumuşak bilekleriyle defansla ortasahamız arasında köprü olur,Alan kaplar ve en önemlisi istikrar abidesidir.
Kadrosunda yeteri kadar kaliteli Türk fitbolcu olmayan Beşiktaş'In bu yarasına da merhem olur.

Fener Aurelio gittikten sonra onun yerini bir daha dolduramamıştır.
Josico,Maldonado,Cristian ve sonunda Selçuk'a talim..
Bu transferin tek tartışılacak yönü Aurelio'nun fenevbahçe formasıyla mücadele ederken Beşiktaş'lı Ricardinho'Ya salladığı yumruktur.

Aurelio-Ricardinho arasında ne geçti tam bilmiyorum.
Ancak benim düşüncem genellikle centilmen ve soğukkanlı tavırlarıyla tanınan Aurelio heralde durup dururken Rico paşa'ya yumruk sallamamıştır.
Umarım Beşiktaş taraftarı Aurelio'yu bağrına basar.
Sonsöz;
Robinho değil Aurelio sizi Şampiyon yapar..
Yarın Birde Klose gelirse Beşiktaş'I kimse tutamaz.

22 Ağustos 2010 Pazar

Delgado'dan Kurtulduk !

''Delgado,Birleşik Arap Emirlikleri takımlarından Al Jazira'ya transfer oldu'' haberi İBBS mağlubiyeti üzerine İlaç gibi gelen bir müjdeli haberdir.

Delgado 06-07 sezonu başında İsviçre'nin Basel takımından 5 Milyon 500 bin Avro karşılığında transfer edilmişti.

İlk geldiğinde Youtube'da ki Balon Gol görüntülerine Aldatıp umut bağladığımız bu Mıymırık topçu tabiri yerindeyse Türkiye'de sıfır verimle oynamıştır.

Geçen sezonun ilk yarısında transfer ücretini beğenmeyip Fıçı gibi yatan Tello'nun ardından Delgado'nun bu takımdan gitmesi bizim için büyük kazançtır.

Umarım ileri ki sezonlarda bizim klup yabancı fitbolcu transferinde bir daha Güney Amerika pazarına yönelmez diyecem ama Arsa Topçusu Robinho'nun transferinin gündemde olduğu bu dönemde Akıllanmadığımız apaçık meydandadır.

Kluplerimize sesleniyorum :) Alo burdayım duyun beni;
Güney Amerika ligleri temposuzdur,Tv başında insanı aldatır.
Berezilya'dan,Arjantinden,Kolombiyadan,Şiliden hatta orta Amerika Meksika'dan topçu almayın.
Kendi liglerinde veya Avrupa da biraz iyi performans gösterse dahi Güney Amerikalı almayın.
Bu adamlar vurdumduymaz ve tembel..
Ricardinho,Kleberson,Ailton,Delgado,Tello hangisi sizde iz bıraktı ?

Delgado gittiğine göre darısı Tabata ve Bobo'nun başına..

En çok merak ettiğim ve sezonlardır çözemediğim problem,
Asıl mevkisi tek Santrafor arkası forvet olan Delgado'nun
Neden Tigana,Ertuğrul Sağlam,Mustafa Denizli ve Son olarak Schuster tarafından ısrarla ortasahada oynatıldığıdır..

Tekrar tekrar tekrarlıyorum !
Avrupa'lı kluplerin yüzüne bakmadığı,
Benim Arsa topçusu olarak nitelendirdiğim Berezilya Milli takımının kaptanı Robinho,
Şayet 20 Milyon Avro karşılığında transfer edilirse,
fitbol basınından etkilenen çoğunluğa uyup sevinmeyin harbi Beşiktaşlı olarak üzülün.

21 Ağustos 2010 Cumartesi

Kosova Köftecisi Shuster



Beşiktaş:0 - İBB:2

Kasaptı,Bakkaldı,Manavdı..
Shuster'de Fitboldan anlamıyor ya !
İspanya'dan yeni gelmiş Alaman HocaMıza hemen ilk mağlubiyetinde bir meslek yaftası yapıştıralım istedim.
Shuster bizim Bayrampaşa'da oturan Arnavut Kemal Enişteye benzediğinden geçenlerde aklıma gelen mesleği şimdi tekrar yazıyorum; Kosova Köftecisi Shuster.

Beşiktaş'ımız sahaya 4-2-3-1 sistemiyle çıktı çıkmasına da oyun başladıktan sonrası biraz
karışıK:) Hem Sistemi hemde oyun içinde fitbolcularımızın dolaştıkları mevkileri yazalım.

........................Cenk................
Erhan...Ferrari..ErSan...Üzülmez
.............Delgado..Ernst................
.............Delgado...(biliyorum,bazı topçuları iki kere yazdığımı)...
..Hilbert........Nihat(kadavra).......Q7
..Q7...............Hilbert......................Hilbert
......................Holosko................

Maçtan önce İBB'nin defans hattındaki eksikliklerini gözönünde bulundurarak maçın bizim açımızdan kolay geçeceğini düşünmüştüm ama yanıldım...

İlk Düşünceler;

..Bu gece Abdullah Avcı ,Süper Lige henüz yabancı Shuster'e çok güzel bir hoşgeldin dersi verdi.
Beşiktaş'ı çok iyi analiz eden Abdullah Avcı Beşiktaş'In geriden kolayca oyun kurmasını Ferrari ve Ersan'a baskı yaparak önlemiştir.
Bu baskı sonucunda Ernst'te geriden oyun kurmaya gelmeyince,Ferrari ve Ersan ileriye gelişi güzel uzun Top atmak zorunda kalmışlardır.

..Size tavsiye yarın Türk fitbol basınında Beşiktaş çizgi defans yapıyor diyen kalemleri ciddiye almayın.
Shuster'in Beşiktaş'Inın amacı çizgi defans yapmak değil,Oyunu Dar alanda oynayabilmek.
Tıpkı Barca'Nın yaptığı gibi..
Beşiktaş bunu bu gecede uygulamaya çalıştı ancak Shuster'in yanlış oyuncu seçimleri buna izin vermedi.
Oyun Sahasının KaYıbları Nihat-Delgado ve ileride top tutma becerisi olmayan Holosko ile oyunu Dar alanda oynamaya çalışmak intihardı.

Shuster,Viktoria Pilsen'le deplasmanda oynanan maçta,İlk yarıda Necip'i kenarda tutup Ernst'İn yanında Delgado'ya görev vererek ilk intihar girişiminde bulunmuştu..
Sonra II.yarıda Necip'i oyuna alarak intihardan vazgeçmişti.

Bu gece Shuster 90 dakika boyunca intihar girişimini ısrarla devam ettirdi.
Yaptığı oyuncu değişiklikleri bile sanki sahadaki problemin çözümünü önlemeye yönelikti.
Delgado çıktı bir benzeri Tabata oyuna girdi,
Hilbert oyundan çıktı,Guti oyuna girdi amma Sağ Kanada GeLmeyen Nihat yüzünden sorunlar daha da arttı.

Hala kadromuzun KaliteSİZLİĞİNİ idrak edememiş olan Shuster intihar girişiminde bu gece başarılı oldu.

..Yarın gaaAStelerede bol bol okuyacağımız Bir diğer Mevzu ''Ferrari bu oyun planında çok ağır kalıyor'' repliği olacak...Ferrari ağır,Ferrari ağır kaldı,Ferrari Petrol tankeri kadar Ağır..

Siz İleride top tutamayan Holosko,onun arkasında Nihat,onun arkasında Önliberoya mevkiinde Delgado'ya görev verirseniz,
Birde oyunu dar alanda oynama düşüncesiyle defans hattınızı ortasahaya yakın kurarsanız,
DOĞAL olarak rakip takımın forvetleri ortasahanızı kolaylıkla geçip sizin stoperleriniz ve kalecinizle başbaşa kalır.

Bu gece Defans tandemimiz Pique-Juan ikilisiyle kurulsaydı biz gene aynı pozisyonları rakibe verirdik.
Olayı biraz daha abartalım Hatta Defans tandeminde Lolo Jones ve Usain Bolt ikilisi olsa bile cepheden Hızla gelen rakib forvetleri bu ikili geriye koşup gene yakalayamazdı.
Ferrari Ağır :)

İlk yarı;

2. dakikada rakibin yanlış pasıyla kaleci ile karşı karşıya kalıp gol pozisyonuna giren Q7 golü yapamadı.

9.dakikada Shuster'in hatalı Onbir seçimi Belediye adına ilk meyvasını verdi.Rakibini karşılamak amacıyla Kalesini terkeden Cenk topu Taça attı sonrada rakibin oyuna hızla başlamasını önlemek amacıyla topa dokununca sarı kartı yedi.

14.dakika'da Delgado'nun kullandığı Kornerde Ernst boş durumda kafayı vurdu ama golü yapamadı.

29.dakikada Delgado'nun kullandığı serbest atışta bu sefer boş pozisyonda golü yapamayan Hilbertti.

41.dakikada İstanbul Belediyeli Mehmet Yılmaz,kendi cezasahası önünde topun Nihat ve Holoskoyla buluşmasını önlemek için topu eliyle kesti sarı kartı gördü fakat takımını gol yemekten kurtardı.
Bu pozisyonda kırmızı kart biraz ağır olurdu.
Q7'nin kullandığı serbest vuruş önce barajdan döndü sonra tekrar Q7'Nin vuruşu geldi ancak top Hasagiç'Te kaldı.

İlk yarı boyunca,Beşiktaş ortasaha Presinde başarılı oldu.
Bu presten yılan,
Hızlı oynama yetisi gelişmemiş Belediyesporlar yanlış zamanda verdikleri paslarla forvetlerinin sık sık ofsayta düşmesine sebeb oldular.

İkinci yarıya Beşiktaş ilk yarıdaki onbiriyle başladı.
Bu durum İlk yarıdaki Zaafiyetlerin devamına yolaçtı.

Nitekim,
50.dakikada Defansımızın arkasına sarkan İbrahim Akın'ın topunu kaleci Cenk libero gibi öne çıkarak kesmesi ilk yarıdaki zaafiyetlerin devam ettiğinin göstergesiydi..

57.dakikada Golü yedik.
Holmen'in pasında ceza sahasına giren İskender Ferrari'nin şarjına rağmen cezashamıza girdi ve Cenk'İn solundan güzel bir vuruşla golü buldu..(0-1) Ben o Sırada Mutfaktaydım..Ferrari Ağır :)

59.dakikada İbrahim Akın defansımızın arkasına sarktı topu kaleci Cenk'İn üzerinden aşırttı fakat top kaleyi Bulmadı.

Shuster'de hala tık YOK.

61.de Nihat Rakip cezasahası içinde öyle bir vuruş yaptı ki tam evlere şenlik...ToP üssten Gökkafese gitti.

67.'de Nihayet oyuncu Shuster'den oyuncu değişiklileri geldi ama Oyuna gene müdahale yoktu.
Düşen ortasahamızı ayağa kaldırmak için Delgado'Nun yerine haızr olmayan Guti oyuna girdi değişen bir şey olmadı.Hilbert oyundan çıktı Tabata oyuna girdi Sağ kanat iyicene Çöktü.Çünkü Nihat gene kayıblardaydı.

77.dakika'da Kadavra Nihat oyundan ıslıklar eşliğinde çıkarken Nobre oyuna dahil oldu.

79.Da Nobre'Nin pasına Guti harika vurdu ama çerçeveyi bulamadı.

86.dakika Tabata'Nın ortasına Nobre mi Holosko mu tam bilemiyorum kafayı vurdu ama top Hasagiç'te kaldı..

Açıkcası Gol atacağımızın Işığını bu dakikalarda takımımızda göremiyordum.Atak oynuyorduk, ama ne bileyim o hırs ve arzu tam değildi.Sanki takımın üzerinde biraz panik vardı.

90.dakika'da İbrahim Akın gene defansımızın arkasına sarktı ve Belediyespor'Un II.golünü kolaylıkla attı.(0-2)

Sonuçlar;
...Schuster takımın başına gelmeden önce gitmesi gereken topçularla yollar ayrılmalıydı.
Nihat,Toraman,Tabata,Delgado ileride bu takımın başını daha büyük belalara sokma potansiyeline sahip topçulardır.

...Schuster uygulatmaya çalıştığı oyun planı ve feLsefesiyle doğru yolda.
Shuster'in en büyük handikapı Hastalıklı Beşiktaş Kadrosu.

...En merak ettiğim konulardan biri.
Tigana,Ertuğrul Sağlam,Mustafa Denizli ve bugünde Schuster hepsi Delgado'yu ortasahada kullanma yanlışlığına düştüler.
Şu Delgado ve Tabata'nın ortsahada değilde Forvet olduğunu bakalım hangi teknik adam anlayacak..
Forvet Alex'i Ortasaha oyuncu yapmaya uğraşan Aragones'in nasıl gittiğini unutmayın.
Beşiktaş'a geldiğinden beri Ortasahadaki verimsizliğiyle Ün yapan Delgado'yu biz bakalım kaç sezon daha izlemek zorunda kalacağız.

...Bu gece özellikle ilk yarının başlarında Beşiktaş'In oynadığı oyundan memnun kaldım.Maçın devamında bu iyi oyunun devamının gelmemesinde ana etken takım savunmasını zaafiyete uğratan Nihat,Delgado,Tabata gibi oyuncuların sahadaki varlığıdır.

...Bu gecenin en iyi oyuncuları Ernst,Q7 ve kaleci Cenk'tir.
En kötüleri ise Nihat,Delgado'dur.
Hilbert hareketli oyununu sürdürse de verimli olmamıştır.
Bu geceki mağlubiyetin Kabağı inşşallah Ferrari'de patlamaz.
Ersan'I henüz tam çözemedim.
Sağbek Erhan ise Hilbert'in çıkışından sonra iyicene sahada döküldü.
Holosko top tutamadı,şut atamadı,boşa kaçamadı..bu adam ne yapar?
Üzülmez Maçın sonlarına doğru oyundan iyicene düştü.
Guti oyuna girdi etkisiz kaldı.

...Metalci kardeşler zemini pek güzel halletmişler.
Düzelmesi için uzun zaman gerekli.
Kasımpaşanın Da İnönü'de oynayacağını düşünürsek bu zemin 1 aydan önce düzelmez.

...Oyun planı ve Kadro oturuncaya kadar bu geceki Mağlubiyetlere benzer Çok mağlubiyet alacağımız Kesin.Ben Schuster'in işi kıvıracağını umut ediyorum.
Bu geceden aklımda kalan en büyük çekince,Hoca'Nın 90 dakika sahada olan bitene müdahil olmamasıydı.

İnşallah bu bir daha gerçekleşmez.

20 Ağustos 2010 Cuma

HaftaSonu fİtbol

20 Ağustos Cuma
21:00 Adanaspor-Mersin İdman Yurdu / TRT 1
21:00 Kayserispor-Karabükspor / Lig TV
21:00 Konyaspor-Eskişehirspor / DigiKanal

21:30 Bayern Münih-Wolfsburg / TRT 3

21 Ağustos Cumartesi
15:00 Spartak Moskova-Tom Tomsk / Spormax
16:30 Hoffenheim-W.Bremen / TRT 3
17:00 Arsenal-Blackpool / Spormax & Idman TV
19:15 Wigan-Chelsea / Spormax & Idman TV

21:00 Beşiktaş-İBB / Lig TV
21:00 Antalyaspor-Sivasspor / DigiKanal
21:00 Samsunspor-Akhisarspor / TRT 1

21:30 Barcelona-Sevilla (R) / NTV Spor
21:45 İnter-Roma / (İtalya Süper Kupası)
22:00 Auxerre-Valenciennes / Kanal A

22 Ağustos Pazar
16:30 Newcastle-Aston Villa / Spormax
17:00 Fulham-Manchester United / Spormax

18:30 Dortmund-Leverkusen / TRT 3
20:00 Gençlerbirliği-Gaziantepspor / DigiKanal
21:00 Galatasaray-Bursaspor / Lig TV
22:00 Manisaspor-Ankaragücü / DigiKanal
22:00 Milan-Juventus / Berlusconi Kupası Final

22:00 PSG-Bordeaux / Kanal A

23 Ağustos Pazartesi
21:00 Trabzonspor-Fenerbahçe / Lig TV
21:00 Kasımpaşa-Bucaspor / DigiKanal
21:00 Karşıyaka-Antep BB / TRT 1
22:00 Manchester City-Liverpool / Spormax

Uefa Avrupa Ligi

Uefa Avrupa Liginde Türk takımlarının maçları birbiriyle çakışınca bizde mecburen 3 maçı aynı anda izlemek zorunda kaldık.
ÜÇ maç için genel kanım biz Milletçe fitbol oynamayı bırakalım Abiler..
Biz Fitbolu Yönetemiyoruz da,oynayamıyoruz da...
Liverpool:1 - Trabzonspor:0

Bu gece Avrupa Arenasında mücadele eden üç takımımız içinde en karakterli topu oynayan takımımız Trabzonspor'du.

Trabzonspor tur için daha iyi bir skorla İngiltere'den dönebilirdi ancak hastalıklı kadrosu buna izin vermedi.

Hastalığın sebebi topçulardan,
Burak Yılmaz,Alanzinho,Umut,Yattara,Gutierrez,Cale ve Egemen'li kadro bu geceden daha iyi top oynayamazdı.Şenol Güneş'İ bu kadroya şahsiyet kazandırıp oyuncularını Full performansla oynatabildiği için kutlamak lazım.

TrabzonLu topçular,
Anfield Road'da korkmadan sakince ayağa yaptıkları paslarla Liverpool'u özellikle ilk yarıda bayılttılar,tempoyu ellerininden geldiğince kontrol etmeye çalıştılar.

İlk yarının sonlarında Babel'in ayağından gelen Liverpool golü tamamiyle rakibin klasından hızından bizim Türk fitbolunun kronik top kaptırma hastalığından kaynaklandı.

II.yarıda ilk yarıdaki temposunu devam ettiremeyen Trabzonspor Liverpool ataklarına davetiye çıkardı.Bu anlarda sivrilen kaleci Onur hep ayakta kaldı tek başına Liverpool ataklarına dur dedi.

Onur,Joe Cole'un kullandığı penaltıyı kurtararak rövanşı Trabzon'a taşıdı.

Bu geceki Maçın adamı Onur'dur.

Umut Bulut ?...Adamda Hırs tempo var,gol vuruşu ise sıfır.
Son dakikada kaçırdığı Gol için Ah vah etmeye gerek yok.
Umut o topa,bilerek görerek değil, öylesine bir vuruş yaptı,doğal olarak da top ağlarla buluşmadı.

Trabzonspor turu geçebilir mi ? Çok zor ! ama gene bizi Trabzonda heyecanlı ve büyük bir maç bekliyor.

Paok:1 - Fenerbahçe:0
Gecenin en az takip edebildiğim maçıydı.
Öncelikle Ateşli Paok seyircisi önünde Alaman hakemin iyi yönetimini kutlamak lazım.

Ve gelelim Aykut Hoca'Ya...
Yunan Ligi başlamamış bizim Lig başlayalı 1 hafta olmuş ama Paok Feneve nazaran daha Hazır.

Aykut Hoca anlaşılan devrimden vazgeçmiş.
Eski sisteme devam.
Tek Santrafor Semih,arkasında Alex kLasik Daum'un 4-4-1-1'i...

46.dakikada çıkan oyuncu Semih giren oyuncu son dakika transferi Niang..hatalı oyuncu değişikliği.Niang zaten tek Santraforun arkasında oynaR,Alex'in önünde Oynayamaz.Alex yerine Niang oyuna dahil olmalıydı.

Aykut Hoca bu seçimlerle başını daha çok derde sokar..

Hele On kişi kalmış Paok'ta Papazoğlu O golü son dakikada atsaydı,Aykut Hoca daha soyunma odasında İstifasını vermek zorunda kalırdı.

Gökhan Gönül dışında takımda tempo yapan topçu Yok..Rakip 10 kişi ama senden daha diri..

İstanbul'da fener turu zorlar bence geçemez.
Galatasaray:2 - Karpaty:2

Galatasaray fitbol takımı ölmüş Rijkaart dahil kimse farkında değil..

Maçın daha 6.dakikasında İşlerin kötü gideceğine dair sinyaller sahada alınmaya başladı.

Geçen seneden kalma 4-2-4 sistemsizliğine aynen devam eden zihniyet Karpaty'e Boş alan bıraktı Karpaty'de bu İkramı geri çevirmeyerek iki golle tur atlamaya çok yaklaştı.

Karpaty golleri geldikçe seyircinin ıslıkları,Adnan Polat'In tribündeki çaresizliği,Rijkaart'ın sinirli hali kötü anlardı.

I.Karpaty golünden sonra,
Kabak Mehmet Battal'ın başına patladı.Onun yerine 35 dakikada Baros oyuna dahil oldu.

II.Karpaty golü 41.dakikada geldi Galatasaray iyicene dağıldı.

Sahanın en iyisi Kewel'dı.
Serdar Özkan berbat fitbolunu gene utanmazca sergiledi.

Baros iki golle Camiasını hayat döndürüRken,
Ben Rijkaart'ın bunlar son Galatasaray günleridir diyorum.

Total fitbol için Sabredilmeli :) Sabretme dönemi çoktan geçti,şimdi Rijkaart asmaca dönemi..

17 Ağustos 2010 Salı

Beşiktaş:2 - Helsinki:0

Beşiktaş Defansta
...................Cenk...................
Ekrem..Ferrari..Zapo..İsmail
..............Ernst...Guti.........
..Hilbert.....Tabata.......Q7
....................Bobo..............

bu dizilişle Helsinki'yi karşılamaya çalışırken,Ofansta diziliş değişkendi.

Ofansta Beşiktaş;
Ernst defansıyla ortasaha arasında topu taşımakta köprü oldu zaman zaman ataklara katıldı,
Guti Ernst'in hemen önünde forveti kısa paslarıyla beslemeye çalıştı,
Hilbert klasik bir sağ açıktan ziyade rakip ceza sahası içine yaptığı koşularla oraları karıştırdı,
Ekrem zaman zaman ataklarda görüldü Hilbert'in sağbeke geçtiği anlarda ortasaha da prese katıldı,
Tabata Shuster tarafından doğru yerde oynatıldı ve bugün faydalı oldu,
Q7 Helsinki'Nin sağ kanadını İsmail'le birlikte kemire kemire bitirdi,
Bobo tek Santrafor görevini gene tam olarak yapamadı,
Zapo Ferarri garantisiyle sık sık ataklara çıktı Shuster'i memnun etti,
Ferrari ise hiç ileri çıkmayarak defansın sigortası oldu..

Sonuç;
Denizli'nin iki sezonda başaramadığı ''Fitbolu Dar Alanda oyna,Alan daralt,Hatları birbirine yakın tut'' doğrularını Shuster'in daha sezon başında takıma benimsetmesi şaşırtıcı bir başarıdır.
Demek ki işi bilen bir Hoca ile daha ilk günden işler yoluna giriyormuş.

Ben bu gecenin Beşiktaş'Inı Fatih Terim'in Uefa kupasını kazanan Galatasaray'ına benzettim. Zaman zaman topu dar alanda olayını o kadar abarrtık ki rakip nefes alamadı.
% 70'e - %30'luk Beşiktaş Lehine topla oynama oranı bence bunun en açık kanıtıdır.

Benim beğenmediğim her maç sonrası yerden yere vurduğum Tabata bile bugün sahada İş yaptı.Güzel paslar verdi,bir tane güzel şut çekti hatta Pres yaptı.Tabata'tanın bu gece iş yapmasındaki ana etken Shuster'in Çağdaş oyun sistemidir..Tabata bu gece Asistte yapsa bence hemen gönderilmeli.

Oyuncu performansları;

Gecenin Yıldızlarından Hilbert...
Geldiği gün ''Şimdi Q7 transferi daha bir anlam kazandı'' dediğim adam...
Bana artık iyicene antipatik gelmeye başlayan Nihat'In ilkonbir'de olmaması,Hilbert-Ekrem ikilisinin sağ kanattaki verimliliği,Beşiktaş'I sahada bir kişi Fazla oynatmıştır.
Bu gece Hilbert rakip kaleye 4 şut çekti bunlardan 3'ünde isabet sağladı.
Tabata'nın Asistine,aslında olmaması gereken Sol kanada yakın bir mevkiide vurduğu kafa ve attığı Gol onun hareketli oyununun ispatıdır.
Hilbert defansta sağ Bek mevkiinde,ortsaha da,rakip cezahasında durmaksızın çalıştı.
Üstüne 4 tane de Top çalması var..Bravo
Gecenin yıldızı Q7..1 Gol 1 Asist
Maçın başında rakibin sağ kanadını kemirmeye başlıyor sonra bir şekilde yeteneğini kullanıp sonuca etki ediyor.
İlk golümüzde rakip cezasahına girişi ve arka direğe Trivela ile kestiği Top Harikuleda bir hareketti.
İkinci golde kendinden emin vaziyette topu alışı dönüşü vuruşu (O ha,YUH,YavaŞ bir alışkın değiliz böyle hareketlere) hiç beklenmedik bir anda golü yapışı...
Tabatalara,Delgadolara,Bobolara yıldız diye diye kandırıldığımızın resmidir.
Golden sonra ise Q7'nin Yılların Beşiktaş'lı emektarı Süreyya abiyle gol sevincini paylaşması bence maçın en güzel anıdır.
Q7 Beşiktaş'I benimsemiş,Q7 burada Mutlu..Oh bea Oh bea...

Gecenin çalışkanı İsmail..
Maça tutuk başladı,seyircinin verdiği küçük tepkilerden birazcık etkilendi..
Tekrar tekrar yazıyorum;İsmail Beşiktaş kadrosundaki en yetenekli Türk fitbolcudur.
Beşiktaş'Ta Necip'le birlikte yurtdışına gitme olasılı en güçlü olan topçudur.İsmail'in ihtiyacı olan tek şey oynamaktır.Bu gece İsmail'İn sol kanatta Q7 ile yaşadığı anlaşmazlığın temel sebebi de budur.Mustafa Denizli İsmail'i en formda olduğu zamanlarda kenara çekerek ondaki cevherin parlamasını önlemiştir.Aynı Denizli Necip'i ise sezon sonunda keşfedebilmiştir..Batuhan ise Deniz'linin Beşiktaş'a attığı en büyük kazıktır.

Ekrem
Erhan'ın en büyük şanssızlığı Tembel Nihat'la birlikte oynamasıyken,Ekrem'İn en büyük şansı ise takım oyununa sadık Hilbert'le birlikte sağ kanatta görev almasıdır.
Ekrem bu gece Ortasahaya yaptığı presle katkı sağlamış,
sağ kanattan istenilen atakları pek yapasa da bunu Hilbert yerine getirmiştir.Ekrem enerjisiyle bu takımın defansif yükünü en az % 10 oranında hafifleten adamdır.

Zapo
Ferrari'nin önünde Shuster'in isteğiyle ataklara katılan rakip cezasahası yayı önlerinde görülen adam.Bugün tek hata yaptı onu da Sarı kartla ödedi..

Ferarri
Büyük profesyonel..Maçı izlerken defansın Ferarri'Nin önderliğinde nasıl pozisyon aldığına dikkat edin.

Ernst
Denizli'Nin Külüstür sisteminde 85 mt' de top oynamak zorunda kalan adam..Bu gece Shuster'in çağdaş oyun planında dar alanda oynamamanın verdiği keyfi ataklara katılarak sürdü.Defansın önünden aldığı topları Guti'ye aktardı ve Bir kez Olsun yanlış pas kullanmadı.Yeniden Doğuyor.

Guti
Bu gece pek ortalarda görünmedi..Aldığı topları kusursuzca dağıttı.Q7'ye verdiği pas Asist midir belki evet..

Kaptan Bobo
Hareketsiz oyunuyla sağdan soldan gelen ortaları bu gece gene verime dönüştüremedi.
İlerleme sağladığı tek konu Shuster'in pres emrini yerine getirme arzusu..

Sonradan oyuna girenlerden

Necip,
Tabata'Nın yerine 70.dakika'da oyuna girdi..Shuster'in yavaş yavaş vazgeçilmezlerinden olan Genç kartal.Oyuna girdikten sonra fanteziye kaçmadan bildiğini oynadı ortasahayı toparladı.

Holosko,
Bobo'Nun yerine oyuna alınması bir başka Shuster doğrusu..Holosko uzun zamandır ilk defa Santrafor mevkkinde oynadı ve az daha gene golünü atıyordu.Kaleye yüzü dönükken aldığı toplarla çok can yakar hele bu topları ona atacak bir Guti varken.

Cenk,
Oynasın bu takımda..Hakan ikide bir sakatlanıyor..Rüştü de Cenk'in yedeği olsun

Nihat ?
Klavye oynatmaya değmez.

Sonsöz;
Denizli'yi,oyun planını,tavşanlı onbirlerini eleştirmekten çıldırmak üzereyken bir anda Shuster'le karşılaşmak..Hayır dostlar dostlar bu kez çölde yürürken kafama Erman Kuzu Düşmedi.Gerçek Usta bir teknik direktöre rastgeldim,Shuster'i buldum..
Bu takım çok daha iyi Top oynayacak,biraz daha bekleyin..

16 Ağustos 2010 Pazartesi

Reina'nın Şanssızlığı

Bizim Süper Ligin aksine,
Dürüst fikstüre sahip Premier Lig'in İlk haftasında,
Liverpool ve ArsenaL Anfield'de Sahne aldı.

Maçın ilginç Olaylarından bahsedelim;

İlk kez Liverpool formasıyla bir Premier League maçına çıkan Joe Cole,45.dakikada gördüğü saçma bir kırmızı kartla takımını 10 kişi bıraktı.

İlk yarı boyunca oyunda daha baskın görünen Arsenal,II.yarının başında kalesinde golü gördü.
Liverpool adına golü atan N'gong (dakika 47)

Maçın bu şekilde bitmesi beklenirken 90.dakikada inanılmaz bir gelişme yaşandı ki yukarıdaki Foto bunu anlatır.

Arsenal şutunda direkten dönen topu,Reina kendi kalesine yüzü dönük vaziyette tutmaya çalışır ancak başaramaz..Reina'nın tutmaya çalıştığı Top ağlarla buluşur,Reina kendi kalesine golü atmıştır.(1-1)

Maç 5 dakika uzar,Kop tribünü takımını ateşlemek için ayaklanır fakat sonuç değişmez.

Maçın bitimiyle Kamera Reina'ya döner,Reina çok üzgündür.

Açık Havada Basket Maçı

İspanya-Arjantin'i 83-76 mağlup etmiş.
Yer Logrono Arena

15 Ağustos 2010 Pazar

Bucaspor:0 - Beşiktaş:1

....................Hakan.......................
Erhan..Zapo..Ferrari..Ernesto.
............. Ernst......................
............................NEcip..................
.....................Guti.........................
Q7................Nihat................Q7..
.....................Nihat.......................
.....................Bobo........................

Monitörünüzün ayarlarıyla oynamayınız,Yukarıdaki dizilişte herhangi bir yanlışlık Yok.

Yanlış anlaşılmaları önlemek amacıyla,
4-2-3-1 veya 4-4-1-1 Kalıb dizilişleri yazmak yerine Fitbolcuların maç içinde hangi bölgelerde göründüğü yazmak,sahada olan biteni açıklayabilme açısından daha anlaşılır olacaktır.

Biraz daha açarsak;

Maç esnasında Beşiktaş'ta yeri sabit 5 oyuncu vardı,bunlar geri dörtlü ve bu dörtlünün önündeki Ernst'ti..Ernst maçın sonlarına doğru tek önliberoluğun yükünü taşımakta zorlandı.

Necip Defanstayken Ernst'İn yanında yer aLmaya çalışıtı,Ofansta ise Guti'Nin yanında Hücuma destek oldu.Beşiktaş takımında bu gece Oyunu iki yönüyle oynayabilen Tek oyuncuydu..

Guti Hücumdayken Forvete destek çıktı,Bobo'Ya İnanılmaz bir asist yaptı,Defanstayken Necip Ernst ikilisinin önünü kapatmaya çalıştı ancak fiziki güçsüzlükten bu işi yapamadı.Attığı uzun derinlemesine paslar gerçekten inanılmaz.

Q7 maça sol kanatta başladı sonra maç boyu kanat değiştirerek Rakip defans arasında boşluk aradı..Bir türlü Forvetiyle bağlantı kuramadı,Asist yapabileceği pozisyonlarda Gol girişimlerinde bulunması Beşiktaş'In skoru artırmasını önledi.

Bizim bu maçtaki Sağ açığımız kimdi ? Zaman zaman Q7 sağ kanada geldi.Bundan başka,Ben kimseyi göremedim,belki de Yoktu :)
Sağ açık görevini zaman zaman üstlenmesi gereken Nihat,maç boyu tek SantRafor Bobo'nun arkasında Yalan,Tembel oyunuyla Gol peşinde koştu,Takımını maç boyu bir kişi eksik oynattı.
Hilbert'i,Ekrem'i beğenmeyenler,İlkonbirlerinde Sağ açıkta Nihat'a yer verenleredir sözüm.

Bobo,
Guti'Nin asistine harika bir vuruşla maçı kurtaran adam oldu..
Golden başka ne yaptı ?
takımı ileride tutamadı,çapraz koşularla arkadaşlarına alan açamadı,Sırtı rakip kaleye dönükken aldığı topları kaybetti,derinlemesine atılan toplardan 2 tanesini olumlu kullanabildi,Hava Zaten Toplarında Yoktu.
İşte Bu gecenin kahramanı Bobo.
İyi oyuncuıydu kötü oyuncuydu Şu kadar gol atmış Tartış babam tartış..
Bülent Uygun'Lu Buca !
23 yeni oyuncuya daha ilk süper Lig maçında taktik disiplini benimsettiğinden Laylacı Bülent Uygun'u içtenlikle kutlamalı.
Takımına uygulattığı 4-5-1 sistemiyle Beşiktaş'a maç boyu boş alan bırakmadı.10 kişi kaldıklarında dahi bu katı taktik anlaşıyı ısrarla devam ettirdiler..
Buca gelecekte çok daha iyi takım olacak ve bu geceki 3 puanın değeri zamanla daha iyi ortaya çıkacak.


Shuster ?
Denizli gittiği için her iftarda Allah'a şükredin..
Shuster takımını belli bir sistemde oynatmaya çalışssa da takım şu anda bunu tam beceremiyor.
Bunda Shuster'İn oyuncu seçimlerindeki hataları da etken..
İleride bunlar aşılacaktır.

Önemli bir ayrıntı;
Bu maçta Ferrari ve Zapo'Nun sarı kart görmesinin nedenleri nelerdir ?
Guti'nin fizik güç düşüklüğü,
Nihat ve Bobo'Nun yalan oyunu,
Q7'nin takım savunmasına doğal olarak katılmayışı....
Defansın önünde Ernst ve NEcip'in üzerine fazlaca Yük binmesi...
Ferrari VE Zapo ağır diye yorum yapanlar bir kez daha onların önündeki adamların saha içinde defans görevlerini yapmadıkLarını Es geçecektirler.

Guti'nin yerine Oyuna giren Delgado ?,Q7'nin yerine Oyuna giren Tabata ?
Bakın bu oyuncu değişiklikleri Kriz habercisidir..Bu iki adam yalan oyunuyla takımı ileride zora Sokar..Kadroda Delgado ve Tabata yerine mutlaka Hilbert ve Fink yer almalıdır.

Maçın Yıldızı ?
Övünçle söylüyorum Necip..
Oyunu iki yönüyle Oynayabilen Türk fitbolunun Biriçiği...
Sakatlanma pahasına giriştiği ikili mücadelelerde tam bir Karakartal..

Maçın diğer Yıldızı ?
Defansif yerleşimde ders veren,havadan yerden rakibe geçit vermeyen bu geceki 3 puanda büyük emek sahibi olan Ferrari.

Gecenin görev adamları ?
Erhan,Ernesto ve Ernst...
Erhan ve Ernesto bu gece hücumlara pek katılamadılar ancak defansta hiç açık vermediler.
Erhan Guti'nin asisti öncesinde topu kapan adamdır..
Bu takımda Sağ bek görevine bence en uygun adamdır.

Gecenin iş bitirici adamları ?
Guti ve Bobo...
Guti..İşte size Yıldız.
İki tane pas attı.Bir tanesi gol oldu.Az daha Gol atacaktı Bucalıların faulüne maruz kaldı.Hakem es geçti.
Bobo'nun Müthiş golünü ve Verimsiz oyununu Lütfen ayırd edelim..

Gecenin en kötüsü Oskarı gene Nihat'a gidiyor..
Nihat oyunun hiçbir bölümünde yoktu.
Amacı beleş bir gol atıp parlamaktı,beceremedi..

Son merak !
Bakalım Shuster bu gecenin verimsizlerini Helsinki maçında tribünlere gönderecek mi ?

Sonsöz;
Angola eski Portekiz Sömürgesi bir Afrika Ülkesi,
Buca kalecisi de Angolalı,ismi Carlos :)
Carlos,Afrika'ya ne kadar yabancı bir isim..
Ulen Emperyalizm! Gariban Afrikalının adını bile değiştirmişsin..
Gözün Kör Olsun Senin..