8 Kasım 2010 Pazartesi

Beşiktaş:1 - Kasımpaşa:1

Ben söylersem daha bir hoşuma gidiyor da gene de kim söylerse söylesin;'' Ben söylemiştim'' en sevdiğim laflardandır :)

Kosova Köftecisi Arnavut Schuster Dayının oyuncu tercihlerinin yanlış olduğunu,
Beşiktaş'ın ileride keskin bir yol ayrımına geleceğini,
bu keskin yol ayrımında Beşiktaş yönetiminin Hoca yada kötü topçular topluluğundan birini seçmek zorunda kalacağını,
ben daha önceden söylemiştim.

Bu ukalalık kokan gereksiz cümleleri yazma sebebim;bu cümlelerin Kasımpaşa beraberliğinden sonra hiçbir değerinin olmadığını göstermek içindir.

Bu vakitten sonra takımı veya Hoca'Yı eleştirmek sinirli taraftarın sinirini boşaltmasından başka bir işe yaramayacaktır.(az sonra benim de yapacağım gibi :) )

Sadece iki puana sahip,eksi 21 averajı bulunan,ligin son sırasında karaya oturmuş Kasımpaşa'yla kendi sahanda berabere kalmak...
Bu Hoca'yı ve fitbolcuları eleştirerek geçiştirilemeyecek kadar büyük bir problemdir.
Bence bu Problemin kaynağı;Beşiktaş'ın Örneğin Porto gibi devamlı gelişen bir fitbol kültürüne sahip olmamasıdır.

Schuster Beşiktaş'In geleceğini inşa edebilecek kapasitede bir Hoca'dır.
ANCAAAKKK Schuster yalnızdır..
Schuster'İn arkasında Porto'nun 33 yaşındaki Hocası Andrea Villa Boas'ın sahip olduğu ekip ve fitbol kültürü yoktur.

Misal;Hakan'ı kazanmak uğruna Cenk'İ kaybetme,yanlış oyuncu seçimleriyle üstüne puanlar kaybetmeye kadar giden hatalar zincirini Schuster Alamanya'da hiç bir takımda yapamaz.
Zaten ilk önce Kurumsallaşmış Alaman klublerinin yapısı buna izin vermez.

Bizim Türkiye'de ise transferi yöneticiler yapar,
sonra kadroyla uyuşmayan bir hocayı gene yöneticiler getirir,
sonra işler kötü gittiğinde aynı yöneticiler kendi paçalarını kurtarmak için Hoca'Yı gönderirler.Yakından örnek Galatasaray'dan Rijkaart'ın gönderilişi üstüne yeni yanlış Hagi'Nin takımın başına getirilişi..

Problemin kaynağı,fitboldan çakmayan para babası yöneticilerle,Türk fitbolu böyle kör topal nereye kadar gider ? bilinmez.Fitbolumuzu Problemin kaynağı yönetir.

Haa Türkiye'nin bu kötü fitbol şartlarında başarılı olacak fitbol adamı kimdir diye soracak olursanız ? benim aklıma tek isim gelir o da Lucescu..Benim için teknik direktörler ikiye ayrılır Lucescu ve diğerleri.

Yazdıklarım sakın yanlış anlaşılmasın ben gelecek beş sezonda Schuster'in Beşiktaş'In başında olmasını ısrarla savunanlardanım.
Schuster'in İlk Onbir Tercihleri;

...Forvet hattı;Sağ kanatta Holosko,Sol kanatta Bobo ortada Nihat...
Ben bu verimsiz seçimi Mustafa Denizli döneminden hatırlıyorum desem..
Yetersiz kötü topçu Bobo'nun Sol kanatta daha kötü oynadığını,
Holosko'nun dar alanda iş yapmadığını,
Nihat'ın müzmin kayıb olduğunu,
Bu üç oyuncunun savunma görevlerini yerine getirmediklerini geçen seneden ve bu seneden zaten biliyoruz desem.
Schuster'in neden ısrarla bu üçlüyü denediği sizlere sorsam ?
Ben Şöyle bir forvet hattıyla maçlara çıkılmasından yanayım desem
benden yana olur musunuz ? Hilbert...Bobo...Q7 veya İsmail

...Ortasaha; Önlibero Aurelio tamam doğru seçim,Sağında Guti,Solunda Ernst..
Böyle bir ortasahaya negatif eleştiri getirilebilir mİ? Bence evet..
Eğer bu ortasahanın önünde Savunma Fitboluna katkısı SIFIR olan bir üçlü forvet varsa maçın ilerleyen dakikalarında ortasahanız oyundan düşmeye başlar.
Hele ki bu ortasahada fizik gücü alt düzeyde olan bir Guti varsa..
Hele maçın II.yarısında bu ortasahadan en kıymetli adamınız Aurelio'yu dışarıya alıp,sakatlıktan yeni çıkmış Q7'yi sahaya sürerseniz daha KÖTÜ bir iş yapmış olursunuz.

...Defans;Sağbek sakatlıktan yeni çıkmış Erhan,Tandem Toraman-Ersan ikilisi,Solbek İsmail.
Burada eleştirilecek tek nokta zorlarsak Sağbekte Hilbert'in neden ilkonbirde olmadığı olabilir..
Defans tandeminde Ersan'a tamam derken Zapo sakat olduğundan Toraman seçiminin yanlış olduğunu söyleyemeyiz.
Üzülmez'in yorgunluğunda Solbek İsmail'e de tamam deriz.

MAÇ;

Oyunun başında Guti İsmail'i sol kanattan kaçırır,İsmail'in güzel ortasına Holosko'nun zayıf kafa vuruşu beni tekrardan aynı cümleyi yazmaya yöneltir.''Beşiktaş'ın bu ortaları gol yapacak Santraforu yoktur''

12.dakika'da Guti tek pasla Holosko'Yu kaçırır,Holosko topu kontrol ettikten sonra ayağından öyle bir açar ki,Of anam of !

Kasımpaşa'nın ilk tehlikeli akınında bizim sağ kanadımızdan geliştirir ancak ortalanan topu Ersan cezasahasında müthiş keser.İtalyanvari bir stoperin doğuşuna mı tanık oluyoruz ?

36.dakika'da İsmail'in kaptırdığı topla hızla gelişen Kasımpaşa Kontraatağını Ersan bu kez faulle keser ve sarı kartını görür.

38.dakika'da Guti cezayayı civarında boş durumdaki Bobo'Ya pas atmak varken kaleye şut çekmeyi tercih eder.Pozisyon ölür.

44.dakika'da Guti'nin kullandığı serbest vuruş sonrasında Ersan'ın zayıf kafa vuruşunu kaleci Tolga rahatlıkla alır.

Maçın II.yarısına Schuster Dayı Fahiş bir hatayla başlar.

Aurelio çıkar yerine Q7 oyuna dahil olur.Aurelio'nun tek önlibero görevini de Ernst üstlenir.
Q7'nin oyuna alınması denenebilir bir karar olmakla birlikte Aurelio'nun oyundan çıkışıyla birlikte Beşiktaş ortasahası ÇÖKER.Defansla Ortasaha arasındaki bağ Kopar.Forvetle Defans arasındaki mesafe 70 mt'ye çıkar.

Soru;Schuster Dayı bu değişiklik senin fitbolu dar alanda oyna prensibine uyuyor mu ?
Şimdiye kadar ne kadar çok forvet o kadar çok gol pozisyonu fikrinin tuttuğu bir maçı hatırlayanınız var mı ?

Q7'nin küpelerini yavaş yavaş çıkarışı,Süreyya Abi'yi yanaklarından öpüp oyuna girmesi güzel emstantenedir.Q7 sanki biraz kilo almıştır.Eee bir ay da olur o kadar.Bizim Bobo son 4 senedir kilolu ne olacak sanki !

İlk atağımız Q7 İsmail paslaşmasıyla gelişir.Soldan kaçan İsmail'in ortası kaleci Tolga'nın elinde erir.

Sonrasında Aurelio'nun yokluğunun faturasını yavaş yavaş ödemeye başlarız.Ortadan hızla gelişen Kasımpaşa ataklarında yalnız kalan Ernts ve Ernst'i geçen Kasımpaşalıların bizim stoperlerle başbaşa kaldıkları anlar uzaktan kolayca denedikleri şutlar.
Seyirci lay lay Lom dadır..

57.dakika'da Holosko yerini Tabata'ya bırakır.Bir verimsiz değişiklik daha..Tabata'nın sağ kanatta verim vermediğini Hoca bunca zamandır görememişse artık buna yapılacak eleştiri yok.
Holosko'nun yerine HİLBERT GİRMELİYDİ.

59.dakika'da Q7 ortasahada rakibine gereksiz faulden sarı kartı yer.Bu pozisyon için Q7 maça hazır değildi,güçsüzdü gibi pekçok yorum yapılabilir..

63.dakika'da Q7 BArış tarafından yere indirilir pozisyonun devamında ağır davranan Bobo Gole gidebilecekken pozisyonu harcar.

Artık Kasımpaşa adına gol geliyorum diye bas bas bağırıyordur.İleride bekleyen Bobo-Tabata-Nihat-Q7 üçlüsü arkalarında oyundan düşmüş Guti geride defansın önünde tek kalan Ernst ve gelişen Kasımpaşa atakları.İlk önce Hüseyin sonra Yekta'nın şutları golle sonuçlanmaz.

Schuster Hocam Gör bunları !

74.dakika'da Erhan'ın yerine Hilbert oyuna dahil olur.Sağ kanada işlerlik kazandırmayı amaçlayan iyi bir değişikliktir.Ama çok geçtir.

77.dakika'da Şahin'İn ortasına Toraman'ın kontrolündeki Ersen MArtin acaip bir kafa vuruşu yapar ve top uzak direkte ağlarla buluşur.(1-0)

81.dakika'da Ernst'in güzel şutu çerceveyi bulmaz.

85.dakika'da Tabata korneri İsmail'le paslaşarak kullanır.İsmail cezasahasına sert kavisli bir orta yapmak isterken top rakibe çarpıp ağlarla buluşur.(1-1) Şayet bir adamın ayağı düzgünse o top mutlaka rakip kaleye gider.İsmail'İn golü,Üzülmez'den hiçbir zaman göremeyeceğimiz acaiplikteydi.

86.dakika'da Ernst'in gollük pasında kaleciyle karşı karşıya kalan Nihat topu kaleci Tolga'ya çarptırmayı başararak Beşiktaş'ı bir golden daha eder..

91.dakika'da rakip cezahası içinde yaşanan karambolde Q7 topu ağlarla buluşturur ancak hakem Bobo'nun ofsaytta olduğu gerekçesiyle golü vermez.Hakem bu pozisyonda haklıdır.Ah Bobo ah..

92.dakika'da Guti'Nin pasıyla cezasahası içinde topla buluşan Nihat rakibin omuz darbesiyle yerde kalır.Hakem penaltı noktasını gösterir.Vuruşu kullanan bitik Guti'nin topunu kaleci Tolga çeler arkadan gelen Bobo'da topa yetişemez penaltı kaçar.Yıkıldığım andır.

Bülent Yıldırım'ın düdüğü ile maç böylece 1-1 sona erer.

Oyuncu Performansları;
...Beşiktaş adına maçın adamı;Ernst
Aurelio'nun çıkışından sonra Ortasahayı tek başına ayakta tuttu.
Defansif görevini böylece yerine getiren Ernst Ofansta'da boş durmayarak şutları ve paslarıyla takımın devamlı ileriye oynamasını sağladı.On Numara Topçu.
Bir diğer yüzakımız Ersan.Defansta Toraman handikapına rağmen kusursuza yakın oynarken ofansta gol için ataklara katılması bir diğer artısıdır.
Aurelio enerjisizi bir türlü toparlayamamasına rağmen olağanüstü pozisyon bilgisiyle Beşiktaş defansının önündeki olmaz ise olmaz isim..
İsmail savunmada bir türlü nerede duracağını bilemiyor ancak hücumda çok büyük güç.
Rüştü bir top geldi onu da yedi ama bence kalesinde güven vericiydi.
Bu iyi adamlara Porto'dan moralli Nihat'ı da eklemek isterim.
Defansif görevini aksatan Nihat Forvet hattı içindeki en hareketli topçumuzdu.

Gelelim vasatlara;
Erhan ? elinden geldiğince sağ bek bölgesini savunmaya çalıştı.Hücum da yoktu.
Toraman ? Yediğimiz golde Ersen'in kafa vuruşuna bir şey yapamazdı.Bu gece gene iki kez rakibe pozisyon yaratacak pozisyon hataları yaptı.Hücumda yoktu.
Hilbert ? Erhan'ın yerine oyuna girdikten sonra sağ kanadımıza anında işlerlik kazandırdı.Maçın başında oyunda olmaması büyük handikaptı.
Q7 ? haliyle eski formundan uzak..İkinci sarı karttan atılacak diye beni çok korkuttu.

Kötüler;
Bobo bu gece takımın en kötüsüydü.Porto maçından mıdır bilinmez ayakta duracak hali yoktu.Aldığı tüm topları ezdi,koşu yoluna atılan toplara yetişemedi bol bol top kaptırdı.Sayılmayan golümüzde ki İştahı bize galibiyete maloldu.
BOBO Beşiktaş'In Santaforu olabilecek özelliklere sahip bir oyuncu değildir :) (bu cümleyi son 5 sezondur belki bin kere falan yazmışımdır)

Holosko ? yok yok Holosko,Bobo'dan da kötüydü.Porto maçının sağ açıktaki başarılı topçusu eski kötü günlerine bu gece yeniden döndü.

Bobo-Holosko Ulen İNsan Rakip Kaleye bi Şut çeker bişii yapar !

Guti fevkalede bitkindi.Önündeki Üçlünün boşa kaçma gibi bir huyu olmadığından sık sık sol bekteki İsmail'le topu buluşturmaya çalıştı.Ortasahada yaptığı pas hataları rakibe yaradı.

Tabata ? Sevgili Capon bu maçtan sonra ben senden soyunma odasında sakladığın kılıçla Onurlu bir şekilde fitbolsuzluğunun gereğini yapmanı bekliyorum.Caponsun,Sana da bu yakışır.

Sonsözler;
...Beşiktaş bu gece Lige tutunma şansını kolayca harcadı.
Bundan sonra Schuster'in Beşiktaş'ta ki geleceği de konuşulmaya başlanacaktır.
İnşallah yönetim basının gazıyla Schuster'i gönderme gibi bir işe kalkışmaz.

2 yorum:

bacon1903 dedi ki...

Schuster kendi kendini gonderecek galiba kardes!!!Offf offf o kadar uzgunumki o penalti gol olsa diyecem gecen hafta son dk.da yirtmadik ligin en kotu 2.takimina yine ayni tas ayni hamam!!!Bu takim portoya karsi basabas oynayabiliyorsa ve zayif takimlar karsisinda yerlerde surunuyorsa

1)Konsantre degiller
2)Kondusyon problemi(Cascallanes bkz aragonesli fb)

Schuster abidik gubidik konusmaya basladi daha fazla sacmalarsaki oyle olcak gibi ya kovulur ya kendi gider!!!

JANiTSCHAR dedi ki...

Schuster Dayı'yı sabah Emlakçı da görmüşler.Köyiçinde Köftecilik için Dükkan bakıyormuş.

Hoca elindeki kadronun neler yapabileceğinin maalesef farkında değil.

Kontradan yenilen gollerden sonra defans çizgisini biraz daha geriye çekmesi takımın boyunu uzamasına ve sistemin iyicene teklemesine yol açan başka bir etken.

Yani inandığımız Schuster sisteminden dahi taviz verdi.

Bobo,Holosko,Tabata,Nihat dörtlüsü en sonunda Hoca'Nın başını yiyecek..

Bu kadar üzülmeye gerek yok.
Bu Kötü kadroyla Beşiktaş 3-4 senede ancak düzelir..

Kondisyon meselesine gelince;

Bobo'ya,Tabata'ya kondisyon yükleyemessiniz.

Hilbert ve Ernst ise her zaman diridir..

Bu profesyonellikle alakalı..

Sonsöz;Beşiktaş Denizli veya Hagi gibi bir hoca getirirse gelecek 3 senesini de kaybeder.