19 Temmuz 2012 Perşembe

Beşiktaş'ın Stoper İhtiyacı


Dün gece gezmekten gelmişim biraz nefes alıp soluklananayım dedim ama ne mümkün :) açtım tv'yi baktım Tamer Kıran.

Beşiktaş fitbol şube sorumlusu Tamer Kıran CnnTürk canlı yayınında Beşiktaş kadrosunda bulunan stoperlerin isimlerini sayarak,Beşiktaş'ın stoper ihtiyacı olmadığını söyledi.

Bir kaç gün önce de,Samet Aybaba Ntvspor canlı yayınında stoper isteğini Hakan Gündoğar'a açıklamıştı.

Escude haberleri de Samet Aybaba'nın bu açıklaması üzerine spor basınımızda çıkmaya başladı.

Samet Aybaba ve teknik ekibinin stoper sorununu teşhise ve tedavisine yönelik girişimlerini görüp sevinmişken,Tamer Kıran'ın dün gece yaptığı açıklamayla hayal kırıklığına uğradım.


Tamer Kıran'a böyle bir açıklamayı nasıl yapabildiğine de biraz şaşırdım.

Tamer Kıran'ın açıklaması Beşiktaş teknik heyetiyle,fitbol şubesinin fitbolu bilmeyen yönetici grubu arasındaki görüş ayrılıklarının basına ilanı gibi bir şeydir.

Bu da Akbaba modunda bekleyen şerefli spor basınımıza alın size malzeme demekten başka şey değildir.

Bakalım Fikret Orman Beşiktaş'ın fitbol şubesini ne zaman profesyonellere teslim edecek..

Gelelim işin teknik kısmına;

Egemen'den başlayalım :)

Samet Aybaba'ya ilk eleştiriler adlı yazımızda,Samet Aybaba'nın takımı oynatmayı düşündüğü 4-1-3-2 formasyonuna en uygun stoperlerin Sivok-Ersan olduğunu yazmış,

Egemen'in bu sisteme uymadığını takımda tutulmasının hata olduğunu,Sivok'un ise takımdan gönderilmesinin hata olduğunu yazıp eleştirmiştik.

Bu yazımızın ardından yaşanan gelişmeler sonucunda Egemen fener'e gitti,Sivok takıma geri döndü  her şey kader gereği doğrusunu bulunca da acaip sevinmiştik.

Egemen geçen sezon tam ELLİ DÖRT maç oynayarak büyük bir profesyonellik örneği sergilemiştir.

Lakin benim fitbol görüşüme göre Egemen çağ dışı bir stoperdir.

Çağın fitbolu stoperlerden orta alana yakın oynayıp alan daraltmalarını,takım hücuma çıkarken oyunu geriden kurup al gülüm ver gülüm paslarla topu ileri taşımalarını,gerektiğinde orta sahaya yardımcı olmalarını ve gol yollarında golü koklamalarını ister.

Egemen mükemmel bir kesici olup yukarıda saydıklarımın tam tersini sahada yapar.

Ayağa pas yapamaz,ayağa pas yapamadığından top orta sahaya kadar taşınaMAZ.

Takımın boyu uzar.

Fernandes geriden top çıkarmak için defans önünde gelir ve takımın uzayan boyunda,kopan hatları tekrar birleştirmek için topu tek başına ileriye taşımaya çalışır,çoğu zamanda pas verecek adam bulamaz.

Takımın boyu uzadığı için takım geniş alanda daha çok efor sarfetmek zorunda kalır.

Takımın boyu uzadığı için gerideki stoperler topu Fernandes'le buluşturmadıkları zamanda topu ileriye şişirmek zorunda kalır..

bu durumda size top kaybı olarak geri döner.

Egemen'le atak devamlılığı sağlayamaz,gol yollarında verim alamazsınız.

Bu noktada Samet Aybaba'nın ayaklarına hakim kolombiyalı kaleci Ospina'yı isteme nedenlerinden birini de topu geriden oyuna sokmadaki sorunları bir nebze olsun hafifletmek olduğunu pekala görebilirsiniz.

Bu kadar satırı Egemen'in gidişine üzülen arkadaşlar için yazdım.

Şimdi gelelim eldeki Stoperlere Berat,Atınç,Sivok,Ersan,Sezer ve Toraman.

Kağıt üzerinde Sivok ve Ersan kuşkusuz bu takımın tandemini oluşturacak en ideal ikilidir.

Lakin Sivok'un ve Ersan'ın iki kere diz yan bağlarından sakatlandıkları unutulmamalıdır.

Sivok'un Milan kariyerini noktalandıran bu sakatlıktır.Sivok ilk yan bağ sakatlığından aldığı dersle,ikinci yan bağ sakatlığında kendini zorlamayıp doğru bir yol izleyerek takıma geri dönmesini bilmiş ve geçen sezon Egemen'le takımın değişmezi olmuştur.

Ersan ise ilk diz yan bağ sakatlığı tam anlamıyla atlatamadan bir kez daha aynı yerden sakatlanmış ve geçen sezonu maalesef kaçırmıştır.

Yani demem o ki bu iki oyuncu da sizi yarı yolda bırakabilir..

dahası sakatlıktan yeni çıkan Ersan'ın fiziki noksanlıkları son Klagenfurt maçında net şekilde görülmüştür.

Sivok'un yanına Atınç desek ? Atınç oyunu ileride oynamaya çalışan ayağa pas kabiliyeti olan iyi bir oyuncudur.

Atınç'ın en önemli eksikliği birebirde rakibe müdahalelerdeki tecrübesizliğinden ötürü yaptığı faullerdir.

Atınç zamanla gelişir de Samet hoca koca sezonu Atınç'ın gelişimine güvenerek riske atar mı ?

Sezer'i sezon boyunca ara ara Bank Asya'da takip ettik,kritik anlarda yaptığı hatalara şahit olduk.

Ben Berat-Sezer ikilisini Beşiktaş seviyesinde görmüyorum..

Bir de şöyle düşünün Sivok'un yanında Berat'la,Sezer'le veya en iyi isim Atınç'la Beşiktaş derby kazanabilir mi?

Sow,Burak,Elmander,Alex ve ezeli düşmanımız hakemler karşısında bu çocuklar ne yapar ?

Ve Toraman ? Üzülmez'le kavgaları,saha içinde arkadaşlarına gösterdiği hal ve tavırlardan ötürü ben kendisini kaptanlığa en az hakeden kişi olarak görüyorum.

Toraman'ın stoperliğine gelince kendisini bir stoperde bulunmaması gereken tüm özellikleri bünyesinde barındırıyor.Bunları zamanında Forza'da yazdığımızda fikirsizlerden yediğim küfürleri hatırladıkça gülerim.

Bu Blog'ta yazdığımız yüzlerce satırla Toraman'ı eleştirmek bıkmış biri olarak bu mevzunun derinine artık girmek istemiyorum

Toraman'ı Samet Aybaba'nın Türk fitboluna kazandırmasına ah Hoca yaktın bizi denir.

Sonuç;Beşiktaş'ın acil olarak ayağa pas yapan,geriden oyun kurabilen,tecrübeli bir stopere ihtiyacı vardır.

Tamer Kıran belki parasal sıkıntıyı göz önünde tutup stopere ihtiyaç olunmadığını söylüyor.

Samet Aybaba ve ekibi soruna teşhise koymuşken bu stoper konusu hal olunmalıdır.

Escude veya bir başkası benim tercihim Santana olurdu.

Bir Santrafor hata yapıp gol atamadığı zaman sadece gol kaçırmış olur,skor değişmez,bir stoper hata yapıp takımına gol yedirdiğinde,takım galibiyet için en az iki gol atmak zorundadır.

Ayağa pas yapan bir Stoper takımının HÜCUMDAKİ verimi %15 artırır,enerji tasarrufu sağlar.

Stoper mevzuuda bu kadar önemlidir.

Ernst'in gidişinin ardından,Ön libero konusunda tasasızlık ileride takımın başına dert olacaktır.

Cristian,Mehmet Topal,Zokora ve Melo'ya karşılık.Necip? Hasan Türk ? Mehmet ? Fernandes ? Fernandes bu mevkide oynarsa hücumdaki verim düşer.

Yarın Mancester City maçında ak koyun kara koyun meydana çıkar.

Ben yarın ki maçtan oyun sistem disiplin anlamında çok ümitliyim.

Sonsöz;Kolombiyalı Mario Yepes...(yazının fotosu)

09-10 sezonun Chievo maçlarını izlerken stoper mevkiinde kendisine hayran kaldığım oyuncudur..

O sezonun ardından Milan bu performansa kayıtsız kalamayarak kendisini 34 yaşındayken transfer etmiştir.

Milan'da yekünde 36 maça çıkmıştır.(iki sezonda)

Stoperin tecrübelisi makbuldür,Escude 33 yaşındaymış bunlara fazlaca kafayı takmayın.

Escude gelirse sevinin,gelmezse ve stopere hiç transfer yapılmazsa bu sezon daha başlamadan bitebilir.

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Öncelikle eline sağlık.

Egemen ile ilgili görüşlerine katılmıyorum. Egemen bir takımda olması gerekli mücadeleci, yılmayan, kritik kararları ve devreye girişleri olan bir stoper. Ayrıca gol yollarında yan toplarda da sivok kadar etkili. Önemli bir oyuncudur ve her oyuncudan herşeyi çok iyi yapmasını beklemek de bence çok doğru değil. Şu an için o mevkide Türk pasaport'lu Egemen'den iyi futbolcu bulunamaz.

Sezon böyle geçmez mi? Sezon stoper ve kaleci de alsak zor geçecektir. Hep yazdığım üzere bunlar daha iyi günler. Çarşı'nın Samet Hoca'ya duruşu, Q7'ciler, FEDA'cılar, Yönetimci'ler hatta YD'ciler. Bir geçiş ve değişim sürecinde, zaten ligi kazanma ihtimali bu kadar zayıfken böyle bir transfere bence gerek yok.

GS Serdar diye bir çocuğu oynattı güven verdi semeresini de aldı. Biz zaten bu seneyi değişime vereceğimizi ilan etmişiz bari bu şansı bizimkilere verelim, artan para ile voleybol şubesini kapatmayalım mesela..

Son sözüm Toraman mevzusuna. Beşiktaş bu gibi konular yüzünden bir olamıyor. Doğrucuyuz, netiz, bize yakışmadığını düşündüğümüzü ne olursa olsun kabullenemiyoruz. Eee herkesin sevmediği de ayrı olunca bu forma altındaki futbolcular hep titrek ayak, hem eleştiri ve küfürlerle top oynuyor. GS, FB ise ırkçılıkla suçlanan, sahaiçi dışı her türlü çirkinliği sergileyen, kavga edip birbirne giren futbolcularına bile sarılıyorlar. tek kelime ettirmiyorlar. garip...