7 Eylül 2010 Salı

Bayram öncesi Bayram

Türkiye:3 - Belçika:2
Önce Kazakistan bu gece Belçika,
Fitbol Milli takımımız eleme gruplarında en son ne zaman üst üste iki maç kazandı ben hatırlayamıyorum.
Bu maçla bunu da aştığımıza çok sevindim.

Şimdi gelelim maçın özüne;
Merak ediyorum,
Milli takım teknik kadrosu içinde Tunçay'ı tek Santrafor oynatma fikri kimindir diye ?
Oğuz Çetin ? Hiddink ? kimindir bu Süper Zeka pırıltıları saçan fikir ?

Bu fikri uygulamaya koyanlar,Tunçay'ı hangi maçta tek SantRafor oynarken verim verdiğini görmüşlerdir ?

Stoch City'de yedek klubesinin mahkumu,kavalıyla top sürmekten vazgeçmeyen,top kayıblarıylarıyla Ünlenen,devamlı saçıyla oynayan Tunçay bu gece bayram arefesinin arefesinde,bizim için çok önemli olan bir maçta,hangi akla hizmet Santraforluğa soyundurulmuştur ????????

Neden,bu hatadan dönülmek için II.yarının başına kadar beklenmiştir ?

Anlayan varsa beri gelsin..

İşte bu Hata yani Arda,Emre,Hamid,Selçuk Dörtlüsünün önünde top tutamayan Tunçay'la koca ilk yarıyı çöpe attık.

Belçikalılar'ın 4 kişiyle defansımıza yaptıkları pres bizim takımın Ortadan ikiye bölünmesine Yol açtı.Defansımız ve İki önliberomuz bir yanda Selçuk,Arda,Hamid,Tunçay öte yanda..Aradaki mesafe 50 mt..Defansımızdan zorunlu olarak çıkan uzun toplar hep Belçikalılarda.Tunçay yüzünden de topu ileride tutamıyoruz kaldık Arda'Nın soldan tek başına yaptığı akınlara..

Nitekim daha maçın başında Arda'nın soldan ortasına Tunçay'In boş durumdayken yapamadığı bir pozisyon var ki üffff,Fazla üzülmeyin iyi ki de Gol olmamış diye sevinin.
Belki Tunçay O golü atsa,ileriki maçlarda Santafor oynamaya devam edecekti,Kim bilir ?

27.dakika'da tipik bir Türk Milli takımı Savunma hatasıyla golü yedik.Soldan yapılan ortadan gelen topa,Van Buyten'le eşleşen Servet Van Buyten'e forma çekme dahil her türlü şarjı yaptı ancak Van Buyten'in topa kafa vurmasına engel olamadı.(0-1)

Servet'in burada yaptığı hata Topa değil rakibe bakmasıdır.Hala Şu adam adama savunmadan kurtulamadık.Elalem Premier Liglerde Defans çizgisini ceza sahası yayının orada kurar,bizse adam adama savunmayla topu değil rakibi takip ederek,rakible birlikte kendi kalemize doğru katederek tehlikenin olşumasına ortam hazırlarız :)

30.dakika'da Türkiye ataklarının baş Aktörü Arda,Fellaini'nin kasıtlı sert müdahalesine maruz kaldı.Hakemde kart için bir kıpırdanma olmayınca itirazlarına devam eden ve hakemi eliyle iten Kaptan Emre Belezoğlu gene sinirinin kurbanı olarak sarı kartı gördü.
İşin ilginç tarafı bu pozisyondan sonra Arda bir daha maç bitinceye kadar sahada eskisi kadar kanatlardan ataklara katılamadı.

II.Yarıya Oh be! diyerek başladık.
İlk yarının kayıb adamı Selçuk kenara alınmış,onun yerine oyuna giren Semih tek Santraforluğa soyunmuş,Tunçay'sa en çok verim verdiği tek Santrafor arkasına çekilerek Ağır BeLçika defansının iyicene kafası karıştırılmış.

Bu değişikliklerinin meyvasını 47.dakikada Golle aldık.
İsmail Soldan rakib sahaya aktı,ceza sahasına yerden ortaladı,Hamit'in ilk vuruşu defanstan döndü İkinci vuruşu gol oldu.(1-1) Bu golde Semih'İn karıştırıcılığına Dikkat !

63.dakika'da Kompany Hamid'e yaptığı hareketten dolayı ikinci sarı gördü Belçika'yı on kişi bıraktı.Oh oh ne güzel diyerek galibiyet golünü düşünmeye başladık.66.dakika'da bu golü HamiD'in ortasına Semih'in vuruşuyla bulduk.(1-2)

Şimdi gelmişti bir çuval inciri berbat etmeye.
Aurelio'nun ortasaha da rakibe yaptığı gereksiz bir faul yani rakibe verilen bir duran top.
68.dakika'da kullanılan serbest vuruş sonrasında Onur boşa çıktı VAn Buyten topu gene kafayla ağlara yolları..(2-2)
Bu gol bir korkunun sonucudur.Kendi Defansının hava topunu alamayacağını bilen ve bundan korkan Onur,o hava topunu alma gereği duymuş ama bunu başaramamıştır.
Sonucunda Gol gelmiştir.
Bu golde Onur tek başına hatalıdır demek haksızlık olur.

71.dakika'daki doğru oyuncu değişikliği ise bize maçı getirdi.Sağbek Sabri'Nin yerine Gökhan Gönül oyuna dahil olur.

78.dakikada Gökhan Gönül'ün ortasına Arda'Nın topa vuruşu ve Galibiyet golümüz.(3-2)

80.dakikada Tunçay Şanlı yerini Selçuk'a bırakır ortasahamız iyicene güçlenir ve bundan sonra 10 kişi kalan Belçika için maç biter.

Kısa Kısa maç esnasında Aklımızdan geçenler;
---Milli maçlara seyircilerin kendi takımlarının formasıyla gelme durumuna bir son verilmeli.Milli heyecan Klubçülükle gölgelenmemeli.

---Seyirci Şükrü Saraçoğlu Stadı'nı maçın ortalarında doldursa da Seyircinin maça olan etkisi tartışılır,Seyircinin maç 1-1'ken maçla alakasız lay lay loma geçmesi yanlıştı.

---Milli maçlar kesinlikle İstanbul dışında oynanmalı.TFF kendi bütçesinden Milli maçlar için İzmir'de veya böyle Milli maçlara susamış başka bir ilde Wembley tarzı bir Stad yapmalı ve tüm milli maçları burada oynatmalıdır.

---Oyuncu performansları;
Maçın yıldızı sol kanattan durmaksızın atak geliştiren Arda Ve İsmail'dir.
Sağ bekte Sabri idare ederken onun yerine oyuna giren Gökhan,Semih'le birlikte oyunun kaderini değiştiren adam olmuştur.
Ortasahada Hamid bu takımın en büyük gücüdür.
Maça temposuz başlayan Aurelio dakikalar ilerledikçe eski günlerinden örnekler sergilemiştir.Aurelio'nun kestiği iki top vardır ki,Müthiştir.
Servet'in tek hava topu hatası golle sonuçlansa da ben Ömer'le iyi ikili olduklarını düşünüyorum.
Onur'un Hava Topu hatalı çıkışı yarına kadar unutulmalı ve bu konu üzerinde konuşulmamalıdır.Yoksa yeni kazanalan bir kaleci kaybedilebilir.
Tunçay II.yarıda oynayabilceği mevkide görev alarak az çok verim vermiştir.
Selçuk Şahin'in maçın sonlarına doğru rakibe yaptığı kasıtlı faulle rakibe verilen duran top acaba gene gol mü yerizi zihinlere düşündürtmüştür.Ah Selçuk Şahin Maçı kenardan hiç izlemedin mi ?
Emre ? Ne yapsa ne etse bir türlü sevimsizliğinden kurtulamıyor.Sevimsizliği herşeyin önünde...
Tranzon'lu Selçuk İnan ise maçın kayıb adamıdır..

Sonsöz;
Yarın Slovenya karşısında başka bir heyecan fırtınası bizleri bekliyor.

Hiç yorum yok: