11 Şubat 2013 Pazartesi

Elazığspor maçı sonrası kısa kısa


Samet Aybaba 7 Şubat günü (geçen Perşembe) Beşiktaş Tv'de ''Konuşan Beşiktaş'' programında Beşiktaşlı muhabirlerin sorularını yanıtlamış.

Ben programı izlemedim,programda geçen soruları ve Samet Hoca'nın verdiği yanıtları bir internet sitesinden okurken Samet Hoca'nın bazı cümleleri dikkatimi çekti.

cımbızladığım ilk cümleler:

''Büyük takım iki Santrafor oynar ancak illa ki bu 4-4-2 değildir.Daha farklı dizilişlerde vardır.Şu an bizim elimizde santrafor kalmadı gibi..''

Beşiktaş'ın pilot takım alma projesi üzerine Samet Aybaba'nın sarfettiği cümlelerdenden cımbızladıklarım:

''Biz 4-4-2 oynuyoruz.Aldığımız takımı 4-4-2 oynatacağız.Oraya hükmedemezsek sıkıntı olur.Klüp başkanını bizim başkan belirleyecek.Menajerlerini hocasını biz belirleyeceğiz.Bizim aldığımız genç isimler orada oynayacak.Bu yönde görüşmelerimiz var.''

Yorumlamaya Samet Aybaba'nın ilk cümlelerinden başlayalım.Samet Aybaba büyük takım iki santrafor oynar demekle acaba hangi takımları kastediyor ?

benim çağ dışı diye nitelediğim 4-4-2'ye yakın formasyonu büyük takımlardan Mancester United  ancak çok üst düzeydeki Van Persie-Rooney ikilisiyle oynuyor.

Galatasaray'da Fatih Terim,çift santrafor omurgada arızaya yol açıp orta sahaya çok yük binmesin diye, Umut-Elmander gibi iki koşan santraforu sahaya sürüp,kolay gole gidebilen Burak'ı kenara çekiyor.

Fenerbahçe'de Webo-Sow zaman zaman kanat ve santrafor bölgelerinde değişmeli oynuyorlar,lakin hiçbir zaman Fenerbahçe tek santrafordan taviz vermiyor.

bir zamanlar PSV Eindhoven'da Farfan-????? (soru işaretli yerdeki fitbolcunun adını bir türlü hatırlayamıyorum) ikilisi 4-4-2'de gayet verimliydiler.

daha eskilerden Kovaçeviç-Nihat ikilisi (ki Nihat burada tam bir santrafordan ziyade santraforu tamamlayan nitelikteki oyuncudur) 4-4-2'de başarılı olmuştu

daha daha eskilerden çift kule Saffet-Hakan Şükür ikilisi Galatasaray formasıyla rakip defansın içinde kaybolmuş,Galatasaray o sezon şampiyon olamamıştı.

ne zamanki Hakan Şükür'ü tamamlayan Arif sahada rol almaya başlamıştı,Galatasaray'ın oyun şablonu verim vermeye başlamıştı.

tekrar günümüze dönersek:

Çağın takımı Barcelona kaç santrafor var ? bence hiç yok.

Hatta İbrahimoviç Barca'ya transfer olduğunda santraforluğa soyunduğu anda sistem arızaya uğramıştı..

Real Madrid'de kaç santrafor var ? bence bir değil,yarım santrafor Benzema...

Bayern Münih tek santrafor Gomez'le,4-2-3-1 formasyonuyla sahaya yayılmıyor mu ?

Örnekleri çoğaltmak mümkün lakin çift santrafor düşüncesi orta sahası savunmaca güçsüz,ileri ucu enerjisiz santraforlardan kurulu takımlar için çok sakat bir düşünce..

Geleceğin oyun sistemi 4-6-0'dır...Amaç orta sahadan demarke fitbolcuları rakip ceza sahasına penetre ettirip,daha kolay gol üretebilmektir.
Tıpki Barca'nın yaptığı gibi.

Ben Beşiktaş'ın oyun formasyonunu izlediğim maçlarda şu şekilde gözlemliyorum..

HÜCUMDAKİ BEŞİKTAŞ

SAVUNMADAKİ BEŞİKTAŞ:yukarıdaki oklar Beşiktaş'ın hücum düzeninden savunma düzenini geçişi gösteriyor

Samet Hoca yukarıda ne demiş Beşiktaş 4-4-2 oynuyor...Haydaaaaa !

Benim SAVUNMADAKİ BEŞİKTAŞ diye gözlemlediğim 4-2-3-1 (4-4-1-1 gibi de görünen) formasyondaki Almeida-arkası Fernandes'i acaba Samet Hoca 4-4-2 diye mi yorumluyor ?

Anlayan varsa bir zahmet bana da anlatsın..

Niang-Almeida'yla ileride iyi bir ikili oluşturur diyenlere de soruyorum ? yukarıdaki hangi dizilişte Beşiktaş ileride çift Santrafor görülüyor..

başka mevzulara değinelim...

...Holosko tek santrafor bölgesinde güçlü Galatasaray'a karşı başarısız olduğundan,Samet Hoca Almeida'nın yokluğunda doğru bir kararla genç Sinan'ı tek santraforluğa soyundurdu.

Genç Sinan bu mevkide verim vermedi.

Hakeza savunma görevini yeterince yerine getirmeyen Oğuzhan'da Veli'ye yardımcı olamayınca,maç içinde orta alan savunmamız S.O.S vermeye başladı..

bu durumdan faydalanan Elazığ'da orta alanı ele geçirip ilk 40 dakika boyunca maçta etkili olan taraftı...

saha içinde çeşitli arızalara daha fazla dayanamayan Samet Aybaba son derece doğru bir değişiklikle Sinan'ı kenara aldı Escude'yi oyuna sürdü.

Escude'yi Sivok'la eşleştirip,Toraman'ı da Veli'nin yanına çekip çift defansif orta sahaya döndü..

Orta alan savunmasında arıza yaratan Oğuzhan'da,Holosko'dan boşalan mevki olan sağ açığa geçince Beşiktaş'ın saha içi omurga rahatsızlığı bir anda sıfıra indi ve Beşiktaş maça tekrar ortak oldu.

Holosko Galatasaray maçında santrafor bölgesinde etkisizdi..Güçü sınırlı Elazığ karşısında ise Holosko fevkalade iyi top oynadı...

hep ne diyoruz sağlıklı omurga...

bugünkü kadro yapısı içinde sağlıklı omurganun yegane santraforu Almeida'dır,bugünlerde kendisi sakat

sağlıklı omurgayı idame ettirecek bir diğer adam hayırsız Batuhan'dı,o şimdi gitti.

sağlıklı omurgayı idame ettirecek eldeki tek adam Niang'ın ne zaman form tutacağı ise belirsiz.

Holosko'nun ise zor maçlarda bu mevkide ne verim vereceği muammadır.

Genç Sinan bugün için büyük soru işareti..

Mustafa Pektemek iyileşip geri dönse tek santrafor bölgesinde gene arıza çıkar..

Hatırlayın geçen sezon yaptığımız Almeida-Pektemek tartışmalarını,Güntekin Onay,Turgay Demir ikilisi Pektemek Almeida'dan daha iyi golcü derken biz buradan hep sistem omurga üzerine konuşmuştuk.

Ve bugünlerde koşan Beşiktaş'ta Almeida sistemin olmazsa olmaz adamı oldu.Almeida çok gol kaçırıyor o başka mesele.Benim meselem omurga sağlığı..

Samet Aybaba İnönü'deki ilk Galatasaray maçına Pektemek'le başlamıştı :) doğru seçimle başlasaydı şaşardım zaten.

Bazılarının TV ekranlarından Beşiktaş neden transfer etmedi dediği,Kayseripor'da 12 gol atan Bobo'yu koy santrafora gene sistemde arıza çıkar.

Avrupa'lı scoutların Bobo'nun yüzüne bakmayıp,Bobo'nun Brezilya'ya dönmesi ve Bobo'nun Brezilya'da kaldığı süre içinde 8 maç oynayıp Kayseri'ye transfer olması gene hep bundandır.  

Sistem omurga sistem omurga sistem omurga...Omurga Sağlığı,OMURGA SAĞLIĞI...bizim mevzu bu.

diğer mevzu

...Elazığspor maçın başında bir kontra atak yapar boş sol bek bölgesinde rakibine geçit vermeyen Toraman faulle rakibini yere indirir ve sarı kartı görür..(Antep maçında cezalı)

Elazığspor'un kullandığı serbest atışta alan savunması yapan Beşiktaş defansında top Toraman'ın bölgesine gelir,alan savunmasına alışık olmayan ve uyuyan kötü stoper Toraman,topu uzaklaştırmakta geç kalınca rakip karambolden golü bulur.

Samet Aybaba'nın stoper Toraman tercihi her maçta kanayan bir yara olarak karşımıza çıkarken,Samet Hoca her fırsatta stoper Toraman hamlesinde ısrar ediyor.

Samet hoca Elazığ maçında zorda kalmasaydı Toraman'ı ön liberoya çeker miydi ? bilinmez..

Toraman Beşiktaş defansında ya da tek verim verdiği önlibero mevkiinde oynadığı sürece Beşiktaş'ın fitbolunda gelişme olmaz...bence Toraman+Veli = Zokora tek başına verdiği defansif verim..

Asıl mevzu teknik heyet bu durumu göremeyip,ligin devre arasında defansif orta saha transferini hiç düşünememesi.

Bu durum Beşiktaş teknik heyetinin durum betimlemesi ve ileri görüş yetersizliğini ortaya koyan önemli ipuçlarıdır.

Samet Hoca Mart ayında gelecek sezonun transferlerini bitirmekten söz ediyor da,bugünkü zihniyetle transerler yapılacaksa bitmişiz biz.

diğer mevzu

...Mcgregor mu,Cenk mi ? peki ya Sinan Bolat ?

Mcgregor 100 üzerinden 75 puanlık bir kalecidir,Cenk 100 üzerinden 65'le 80 puan arasında gidip gelen istikrarsız bir kalecidir...

Mcgregor oynadığında neden Cenk yok ? denilir,Cenk oynadığında keşke Mcgregor oynasaydı denilir.

Bu iki kaleci üzerine de uzun uzadıya konuşmaya gerek yoktur.

Gelecek sezon transferi düşünülen Sinan Bolat'ın da istikrar ve güven konusunda bana göre Cenk'ten herhangi bir üstünlüğü yoktur..

Sinan bugünlerde oynamıyor..Sakat mı yoksa Formsuz mu nedenini bilmiyorum

Uzun lafın kısası,ben Cenk-Sinan ikilisine güvenilip,yeni sezonda bu ikiliyle yola çıkılmasına karşıyım..

5 Milyon Avroysa 5 milyon Avro...Alırsın Trabzon'dan Onur'u bir on sene hemde Türk kaleciyle kafanı da kaleni de rahat ettirirsin..

diğer mevzu

...Veli :)

Elazığ maçında Holosko'ya asist yapan Veli,Beşiktaş orta alanında bir Şampiyonlar Ligi maçında görev aldığında ne yapar ?

Veli hangi Derby maçında sivrildi ?

sadece bu soruların yanıtını kendi başınıza düşünün.

Veli'yle,Toraman'la olacak iş değil bunlar..Veli'yi orta alanda oynatmak fitbol cinayetidir.(alın bir daha yazdım)

diğer mevzu

...Ben Samet Aybaba'nın Beşiktaş'ını,Guss Hiddink'in Türkiye'ye yenilerek dünya dördüncüsü olan Güney Kore'sine benzetiyorum.

hızlı tempolu oynadığında rakiplerin zaaflarından yararlanan Güney Kore bugünün Beşiktaş'ı..

yavaş set oyununda Veli,Necip ayağa pas yapabilir mi?

yavaş set oyununda Holosko istediği koşu alanlarını bulabilir mi ?

yavaş set oyununda Toraman geriden oyun kurabilir mi?

Beşiktaş koşmadığı rakibin kendisine koşu alanı bırakmadığı her maçta sorun yaşar.

Nitekim sezon başından bu yana Beşiktaş'ın hiçbir büyük maçı kazanamamasının sebebi saha içinde usta ayak yetersizliğidir..

diğer mevzu

...Sezon başından bu yana taraftar Beşiktaş'ın sağlık veya kondisyon ekibinde sorun var dedikçe Beşiktaş yöneticileri böyle bir sorun yok dedi.

Gelinen noktada ligte kısıtlı kadrosuyla mücadele etmeye çalışan Beşiktaş her gün yeni bir sakatlık haberiyle çalkalanıyor.

Ve yönetimin el koyduğu sakatlık sorununun sebepleri henüz teşhis edilmiş değil...

diğer mevzu

...Samet Hoca takıma bir tane bile genç oyuncu monte edemedi.

Oğuzhan'ı monte etti o da biraz geç oldu lakin güzel oldu...Peki ya başka kimi monte edecekti ? Hasan Türk'ün,Muhammed'in durumları ortada..

Samet Aybaba'nın en büyük yanılgılarından biridir genç yeteneklerden az çok verim alırım hesabı..

Şimdilerde Sinan'da bunlara eklenmek üzere..

Beşiktaş gençleri arasında bugün itibariyle sahada verime verebilecek genç oyuncu yoktur,gerçek acıdır lakin gerçek budur..

diğer mevzu

...Dentinho :)

Şimdi kendisi sakatlandı ve belli bir müddet oynamayacak ya,kenarda oturan badem gözlü olur mantığıyla hareket eden ergenler,Dentinho dönecek ve matah bir verim beklentisine gireceklerdir.

şimdiden söyleyeyim Dentinho'yu unutun,sezon sonuda Ukrayna'ya geri döner..

SONUÇ:Ben Abromoviç gibi takım sahibi zengin bir züppe olsam ve benim teknik direktörüm bana gelip büyük takım 4-4-2 oynar,biz 4-4-2 oynuyoruz dese ben o teknik direktörü anında kapının önüne koyarım.

Türkiye Süper Ligi'nin kalitesizliği içinde bazı gerçekler görülmüyor,durum budur.